Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Gevher Nesibe Hastanesi’nde karaciğerinde kitle olduğu şüphesi ile ameliyat olan H.K daha sonra farklı bir hastanede duydukları karşısında bir anda şaşkına döndü.
Mağdur H.K, Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Gevher Nesibe Hastanesi’nde 2 ay önce karaciğerinde kitle olduğu tanısı ile hastaneye yatırıldığını ancak karaciğerine herhangi bir işlem yapılmadığını ifade etti.
Ameliyatının ardından 2 aylık bir süre geçmesine rağmen iyileşemediğini aktaran H.K, “Aksine gün geçtikçe ağrılarım ve sancılarım artmaya başladı. Bir gün gece aniden fenalaştım eşimden beni hastaneye götürmesini rica ettim. Eşim beni özel bir hastaneye götürdü ve burada kontrol altına alındım. Doktora karaciğer ameliyatı olduğumu ve üzerinden 2 ay geçtiğini belirttim. Birkaç test ve ultrasondan sonra karaciğerimde herhangi bir doku eksilmesinin olmadığı ama midemin yüzde 70 ‘nin alındığı bilgisi verildi. Biz o anda eşimle birlikte adeta şok geçirdik” açıklanmasında bulundu.
Benden Bıçak Parası İstediler
Ameliyattan önce doktorun muayenehanesine gittiğini ve kendisinden de 200 TL muayene ücreti aldığını belirten H.K, “Ameliyatının tıp fakültesinde yapılabilmesi ve doktorun ameliyata katılması için önce benden 5 Bin TL bıçak parası istedi. Maddi imkânımızın buna elvermeyeceğini ve bu parayı ödeyemeyeceğimizi doktora söyledim. Bunun üzerine doktor bana ‘ 5 bin olmazsa 3 Bin 500 TL olsun ve parayı da ameliyattan sonra muayenehaneme getirin’ şeklinde ifadelerde bulundu.”
Ameliyat Sonrasında Doktorların Bize Hiçbir Şekilde Bilgi Vermemesi De Cabası
Ameliyat sonrasında kendisine hiçbir şekilde bilgi verilmediğini söyleyen H.K, “Ameliyatı gerçekleştiren doktor profesör olduğu için doktora çok güvendim. Ameliyatın iyi geçtiğini düşündüm ama yakınlarıma hiçbir şekilde bilgi verilmemesi, bilgi almak isteyenlere de ‘kendisine çok dikkat etsin’ şeklinde geçiştirdiğini sonradan öğrendim. Bende ameliyattan çıkıp kendime geldikten sonra da aynı soruyu doktora sordum. Doktor bana da ‘bak işte’ diyerek cevap verip ayrıldı. İyi niyetimizden başımıza böyle bir şey geleceğini hiç düşünmedik” dedi.
Şuan Çok Mağdurum
Rahatsızlığından dolayı hiçbir iş yapamadığını kredi ile ev aldıklarını kredi borcunun ödenmesi için günlük işlere gittiğini belirten H.K şöyle devam etti; “ Henüz 38 yaşındayım iki çocuğum var. Tam çalışmam gereken zaman dilimindeyim ve şuan hiçbir iş yapamıyorum. Çok fazla ağrılarım var, her gün biraz daha kilo kaybediyorum, ameliyattan önce 67 kilo iken şuan 54 kiloya kadar düştüm. Aile ekonomisi de zarar gördü ben biran önce sağlığıma kavuşmak ve normal hayatıma dönmek istiyorum” şeklinde konuştu.
Olay Adli Mercilere Taşındı
Ameliyat sonrası yaşadığı üzüntü, maddi sıkıntı ve sağlık sorunları nedeni ile dava açtığını belirten H.K, “ Bu olay beni çok yıprattı, hem maddi hem de manevi zarara uğrattı. Konunun araştırılması, sorumluların cezalandırılması adına gerekli davayı avukatım aracılığı ile savcılığa sunduk. Bundan sonrası için adaletin kestiği parmak acımaz” dedi.
Gevher Nesibe Hastanesi’nin Başhekimi Olayla İlgili Bilgisinin Olmadığını Söyledi
Konunun araştırılması için Başhekim Prof. Dr. Kudret Doğru ile görüşüldü. Olayın adli mercilere taşındığını olayla ilgili bilgisinin olup olmadığını sorduk. Doğru, “Olayla ilgili herhangi bir bilgim yok. Ameliyata giren hekimin hata yapacağını düşünmüyorum. Bir hekim hastayı ameliyata alıp ve midesini almışsa hasta için gerekli bir şey yapmıştır. Hekim bu ameliyatla ilgili hasta yakınlarından bir tanesine bilgi veriyor o söylenenleri anlamıyor daha sonra hiçbir şekilde bilgi verilmedi deniliyor. Bir takım imzalar attırılıyor kişilere bilgi veriliyor fakat vatandaş anlamıyor. Hekimin söylediği dil ile vatandaşın anladığı dil birbirinden farklı olabiliyor. Bu da bir iletişim kopukluğuna sebebiyet verebiliyor. Hiçbir hekim durup dururken hastanın midesini almaz orda bir tıbbi gereklilik görmüş olabilir. Konuyu incelemem gerekiyor ve araştırmam gerekiyor. Konu zaten adli mercilere taşınmış ise bizim herhangi bir bilgi verme olasılığımız olmaz.” şeklinde konuştu.
Hastaya Ameliyatı Gerçekleştiren Prof. Dr. Erdoğan Sözüer Telefonla Tarafımıza Ulaştı
Sözüer, “Hasta da 9x10 cm lik bir tümör vardı. Biz bu hastayı iki defa konseye çıkardık. Konseyde diğer doktorlarla da konuştuk hastayı ameliyata aldık ve başarılı bir ameliyat gerçekleştirdik. Ya hastanın tümörüyle birlikte midesini alacaktık yada tümörü almadan kapatacaktık. Biz büyük bir risk aldık ve ameliyatı gerçekleştirdik. Bu çok zor bir ameliyat ve Türkiye’de bu ameliyatı yapabilecek doktor sayısı çok azdır. Hastanın tanısı ise lenfajiom mide yüzü (lenf bezlerinden) kaynaklanan bir tümör görüntüleri ve patoloji raporuda elimizde mevcut. Mide ile lenfajiomun birbirine karıştığı görünüyor. Elimizdeki raporlarda cerrahi sınırlar salimdir. Biz orda hiç tümör bırakmamışız. Biz mahkemeye de elimizdeki raporları sunarız.” ifadesini kullandı.
Hasta Ameliyatı İle İlgili Bilgi Verilmediğini Belirtir Buna Nedersiniz?
Sözüer, “Ben bunları Allah’a havale ediyorum. Cumartesi ve pazar sabahı da dahil gelip ben bunları defalarca ve defalarca anlattım. Hastalarla vizitte görüştüm ve kendilerini bilgilendirdim. Hatta ameliyattan sonra hocam Allah razı olsun dediler.” açıklamasında bulundu.
Haber: Tayfun DELİKTAŞ
YORUMLAR
YORUM YAP!
Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, büyük harf ve kişi ve kurumları rencide edici yorumlar onaylanmamaktadır.