|   | 
  • Adem Şat

    Ruh Sağlığı ve Toplumsal Ahlak

    Günlerdir sosyal medya çocuk istismarı haberleriyle çalkalanıyor. Toplumun büyük bir kısmı çok kızgın. Toplum tepkisini dile getiriyor ama sorumluluk sahibi kurum ve kuruluşların vahşete etkin bir çözüm sunamıyor. Bu durum da toplumu öğrenilmiş çaresizliğe itiyor. Hemen hemen herkes çocuklarımızı istismara karşı eğitmeliyiz, tepki vermesini sağlamalıyız, ses çıkarmasını öğretmeliyiz gibi yine çözümü ufacık omuzlara yüklüyoruz. Tabi ki çocuklarımızı eğitmeliyiz, çocuklar tepki göstermeli, çığlık atmalı. Peki ya biz yetişkinler? Bizler neler yapmalıyız? Sadece sosyal medyadan tepki göstermek yeterli mi? Tabi ki hayır. Toplum olarak her birimize ayrı görevler düşüyor. En başta ahlak eğitimi geliyor. Daha sonra ruh sağlığı. Konu başlıklarını sırasıyla ele alalım.

     

    Ahlak nedir diye arama motoruna sorduğumuzda en basit tanımıyla, Ahlak; insanın doğuştan getirdiği ya da sonradan kazandığı birtakım tutum ve davranışların tümü şeklinde ahlak eğitiminin iki boyutu çıkıyor karşımıza. Birincisi doğuştan gelen özelliklerimiz, diğeri ise sonradan kazandığımız tutum ve davranışlar. Aslında doğuştan getirdiğimiz özellikler çokta etkili değil davranışlarımızda. Birçok davranışımızın temelinde doğuştan getirdiğimiz özelliklerin dışında sonradan kazandığımız, toplumsal öğretiler, sosyal öğrenme, anne baba tutumları, ebeveynlerin çocuk yetiştirme yaklaşımları, toplum önderlerinin tutum, davranış ve söylemleri, televizyon, sosyal medya, eğitim öğretim faaliyetleri ve benzeri öğretiler davranışlarımız temelini oluşturuyor. Yapılan araştırmalar da bu durumu destekliyor. Kişilik özelliklerimizin davranışlarımızı yordamada maksimum yüzde on altı olduğunu söylüyor. Her zaman üzerinde durduğumuz burçlarımız ise yüzde iki ‘lik bir oranda davranışlarımızı yordadığı uzmanlar tarafından ortaya konuyor. Yani davranışlarımızı yüzde 82 ‘lik kısmı diğer faktörler olarak yukarıda açıkladığımız unsurlar oluşturuyor.

     

    Bu tür vahşetlerin yaşanmaması için toplumsal bir toparlanmaya ihtiyacımız var. İlk önce herkes kendi evinin önünü temizleyecek. Birey olarak üzerimize düşenleri yerine getireceğiz. Çocuklarımızı en iyi şekilde yetiştireceğiz. Bu vahşeti gerçekleştiren insanlar uzaydan gelmiyor toplumun içinden çıkıyor. O birey, bir anne ve baba marifetiyle dünyaya geliyor. Bu anne baba iyi bir ebeveyn olsaydı ve çocuğunu ahlaklı ve düzgün bir birey olarak yetiştirseydi bu davranışları yapar mıydı? Öğretmenler iyi bir eğitim verseydi, sosyal çevresi düzgün insanlardan oluşsaydı, tv ekranlarında olumsuz yayınlar yapılmasaydı, internet sağlayıcıları olumsuz içerikler yayınlamasaydı, kanun koyucular caydırıcı cezalar verseydi, eğitim ve denetim mekanizmaları en etkin bir şekilde işlevini yerine getirseydi bugün bu vahşet olur muydu? Demeden geçemiyorum ne yazık ki. Belki bazılarımız bunların hepsi yapılsa da bu canavar ruhlu insanlar bu davranışları yine sergilerdi diye düşünebilir.  Düşüncelerinde haklıda olabilirler. Bu durumda da ruh sağlığı hizmetleri devreye girmeli. Toplumun her kesimine ve tüm bireylere anne karnından başlayarak doğru ve etkin ruh sağlığı hizmeti verilmeli. Ruh sağlığı hizmeti sadece sorun ortaya çıktığında değil, sorun ortaya çıkmadan önleyici ruh sağlığı hizmetleri çerçevesinde etkin bir şekilde verilmeli.

     

    Ruh sağlığı hizmeti deli avutucu şeklinde algılanmamalı. Nasıl ki her bireyin bir aile hekimi, öğretmeni, her mahallenin bir bakkalı, bir berberi, bir manavı var ise bir de ruh sağlığı uzmanı olmalı. Çok erken yaşlarda bireylerin ruh sağlığı taramaları yapılıp varsa doğuştan gelen bir problem tedavi edilmeli. Ruh Sağlığı alanında hizmet veren uzmanlar en iyi eğitimleri almalı ve kendini en iyi şekilde yetiştirmeli. Her önüne gelen ruh sağlığı uzmanı olmamalı. Tüm bu doğruları yaptığımızda eminim ki ortada hiçbir sorun kalmayacak. Sağlıklı ve huzurlu bir toplum inşa edebileceğiz.

     

    Sağlıklı bir birey, güçlü bir millet ve güçlü bir devlet olabilmenin temelini Ruh Sağlığı ve Toplumsal Ahlak oluşturuyor. Gelin hep birlikte el ele verelim ve geleceğimizi yeniden inşa edelim. Çocuklarımıza sadece para ve makam kazanmanın yollarını değil, düzgün bir birey olmanın yollarını öğretelim.  Ya bunları yapacağız ya da yakınmaya devam edeceğiz.

     

    Unutmayın! Ahlak eğitimini ve ruh sağlığı hizmetini olması gerektiği gibi alamayan toplumlar yozlaşmaya ve yok olmaya mahkumdur.

Kar360.com Kayseri-Trkiye ve Dnya gndemini takip edebileceiniz, nteraktif bir haber sitesidir. Yazlm ve Tasarm hizmeti www.tahamedya.com tarafndan yaplmtr.