Her yönüyle farklı bir maç olan Beşiktaş ve Kayserispor karşılaşması beklenenden çok değişik bir performansa sahne oldu.
Her iki takımın teknik direktörleri Solskjaer ve Jakirovic‘in Türkiye maceraları açısından önemli bir konuma gelen Beşiktaş ve Kayserispor maçı dikkat çekiciliğini zirveye taşıdı.
Neden mi çünkü hem Beşiktaş Teknik Direktörü Solskjaer ve Kayserispor Teknik Direktörü Jakirovic aynı zamanlı olarak Türkiye gelmişlerdi. Üstelik her ikisi de baygın halde aldıkları takımlarını hiç kaybetmeden Süper Lig’de beklenenden çok üst düzey bir performansa büründürmüşlerdi.
Solskjaer ve Jakirovic hiç kaybetmedikleri için bu maçın sonucunda kimin nasıl bir sonuç alacağı da iyice merak konusu olmuştu. Daha doğrusu kim kazanacaktı, ya da kim kaybetmeyecekti? Beraberlikle biter miydi?
Beşiktaş’ın kaybettiğinde dünyanın belki sonu olmayacak sadece yeni teknik direktörünün fiyakası bozulacaktı ama Kayserispor’un kaybetmesi durumunda çok çok sıkıntılı süreci belki daha da sıkıntı hale getirecekti. Fakat bana göre Beşiktaş maçı ikinci yarının kazanılabilecekleri arasında sanki düşünülmüyordu.
8 maçtır yenilmeyen Beşiktaş ile 4 maçtır kaybetmeyen Kayserispor maçının favorisi olarak tabiiki Beşiktaş gösteriliyordu. Çünkü Beşiktaş uzunn yıllardır Kayserispor’a hiç kaybetmemişti.
Sahaya çıkan her iki takımın kadroları da geçen gün yazımızda belirtiğimizle bire bir aynıydı. Teknik adamlar bizi yanıltmadı.
Beşiktaş, maç öncesi yorumda vurguladığımız gibi maçın başlamasıyla birlikte özelikle Gedson Fernandea, Rafa Silva ve Joao Mario ile topu ve maçı Kayserispor alanına hemen yıktı. Sağdan Rashica, soldan da Masuaku ile kanatlardan süratle Kayserispor ceza sahasına taşındı.
Beşiktaş’ın hava taarruzlarını özellikle Attamah ve Kolovetsios zorlanmadan savuşturuyordu. Bunu gören Solskjaer topu yere indirtti. Çünkü Kayserispor defansının yer hakimiyeti sürekli kesintiye uğruyordu. Nitekim golleri de böyle buldu.
Kayserispor da zorunlu olarak, istemeden de olsa oyunu kendi alanında kabul edip Kartal, Mourabia ve Ali Karimi ile sağdan Mane, soldan Cardoso’yu Beşiktaş defansının arkasına ve açıklarına kaçırmaya çalıştı.
İlk 25 dakika Kayserispor, Beşiktaş’ın topla oynamasına izin verdi ama kalesinde tehlike de vermedi. Öyle ki Beşiktaş ilk şutunu kaleye 30. dakikada attı. Kayserispor da öyle!
Kayserispor orta sahası ile sağdan geriden Gökhan Sazdağı, soldan da Hasan Ali Kaldırım ileri Nazon’a attıkları her topu Emirhan Topçu ve Uduokai’nin arasına havadan yolladı.
Kayserispor yine kullandığı korner atışı sonrası geri dönemeyince Beşiktaş yarı alanında kaptırdığı toptan golü yedi.
Golün kahramanları kimdi biliyor musunuz?
3 pas ile Kayserispor kalesine inen Rashica, Rafa Silva, İmmobile ve ceza alanına girişte sert vurarak fileleri bulan Joao Mario idi.
Ben demiştim demek istemiyorum ama adrese teslim ihbarda bulunmuştum: Joao Mario’yu durdurun!
Durduramayınca Kayserispor haliyle soyunma odasına yenik olarak gitti.
Jakirovic ikinci yarı için çok farklı planlarla sahaya döndü.
İlk olarak etkisiz kalan, bulunduğu kanadı hareketlendiremeyen ve sarı kart gören Mane ile Ramazan Civelek’i değiştirdi. Takımına da temkinli bir biçimde hızlanın ve saldırın talimatı vermişti. Puan alması gerekiyordu.
İkinci yarı Kayserispor daha hızlı başladı. Soldan Hasan Ali Kaldırım ve Cardoso ile yıldırım gibi Beşiktaş ceza sahasına inerek Nazon’u buluşturdu. Nazon Mert Günok’la başbaşa durumda 36. Yaşına bugün giren dev adam Mert Günok’u geçemedi.
Hemen ardından Mehdi Mourabia’nın ceza sahası dışından füzesi Mert Günok’u da geçip filelere ulaştı ama bu güzel gol Hasan Ali Kaldırım’ın ofsaytına takıldı.
Kartal Kayra için gerçekten zor bir maçtı. Beşiktaş’ın Kayseri’deki kiralık futbolcusuydu. Onun için duygusal bir maçtı. Bu nedenle Kartal çok durgundu, etkisizdi. Çok hata yaptı ve top kaptırdı.
Solskjaer, daha da hızlanmak için Kenny Aroyo, Semih Kılıçsoy, Muçi ve Hadziahmedovic’i oyuna aldı. İmmobile, Mario, Rashica, Chamberlain’ni kenara yanına çekti.
Jakirovic de bu değişikliklere Hasan Ali Kaldırım ile Carole, Mourabia ile Ackah ve Nazon ile Bahoken’i değiştirerek cevap verdi. Ali Karimi’nin sakatlığı ile de Talha Sarıaslan’ı değiştirmek zorunda kaldı.
Gününde olmayan Kartal Kayra’nın orta sahada kaptırdığı topla Beşiktaş, Muçi ile Kayserispor ceza alanına girdi. Kartal bu kez Muçi’ye müdahalede bulununca hakem tabii ki tereddüt bile etmeden penaltıyı çaldı. Bana göre penaltı değildi!
Semih Kılıçsoy topu filelere göndererek son noktayı koydu.
Kayserispor ilk ve ikinci yarının son dakikasında yediği gollerle evine eli boş dönüyor.
Kayserispor, Beşiktaş’ı zorladı, sallamaya çalıştı ama başaramadı. Elinden gelen buydu. Beşiktaş’ın yetenekleri ile başa çıkamazdı.
Beşiktaş Solskjaer ile 4 maç üst üste kazanırken Kayserispor Jakirovic ile ilk kez kaybetti.
Kayserispor bir puan alsa çok iyi olurdu ama olmadı. Bulduğunu atamazsan böyle olur, iftar yapamazsın, iftihar da alamazsın!
Ne diyelim: Haydi hayırlısı…
