Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. İbrahim Adnan Saraçoğlu, Anadolu’daki organik tohumların 1950’li yıllarda Amerika’ya götürüldüğünü belirterek “Anadolu’nun en çok boşaltıldığı dönem 1984-86 yıllarıdır. Mersin, İskenderun limanlarından tahıl gemilerinden biri geliyor biri gidiyor. Götürdükleri buğday, mercimek, nohut ve kuru fasulye. Bütün Anadolu’yu 3 yıl içinde boşalttılar. Sonra bizim insanımıza bu buğdaylar zaten verimsiz diye Meksika buğdayını dayattılar” dedi.
Safranbolu Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğü tarafından ‘Dünya Miras Kentinin Kırmızı Altını Safran’ projesi kapsamında konferans düzenlendi. Karabük Üniversitesi Fethi Toker Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Salonu'nda gerçekleşen konferansa Karabük Valisi Kemal Çeber, Safranbolu Kaymakamı ve Belediye Başkanı Dr. Fatih Ürkmezer, Doç. Dr. Sakine Karaağaç, İşadamı Şefik Dizdar, kurum müdürleri ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Konferansta konuşan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. İbrahim Adnan Saraçoğlu, modern tıbbın çaresiz kaldığı noktalarda alternatif tıbbın çözüm olduğunu armut örneği ile açıklayarak “Hamile kadınlarda amniyon sıvısı azalmışsa, rahimde su azalmışsa modern tıp bu konuda hiçbir şey yapamaz. Ya bebeği alacaklar ya da Göksü armudu yedirilip amniyon sıvısı arttırılmalı. Bir şey daha var. Taze sıkılmış havuç suyu. Bu iki önerim sayesinde binlerce kadın bebeğini hayata bağladı, normal doğum yaptı. Yoksa modern tıpta bunun çaresi yok.” diye konuştu.
Türkiye’de bitkilerin değerinin bilinmediğini söyleyen Saraçoğlu, Almanların ökse otundan yaptıkları bir kemoterapi iğnesini 7 bin TL karşılığında sattığını belirtti.
“Anadolu’yu 3 yıl içinde boşalttılar”
Anadolu topraklarında 1950 yılında en büyük hırsızlığın Amerikalı J. Harlen tarafından yapıldığını açıklayan Saraçoğlu, şunları söyledi:
“J. Harlen 1948’de Anadolu’ya gelir, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Yusufeli’ne kadar çıkarak 25 sandık dolusu tohumu Amerika’ya götürdü. Bizim malımızı bize sattılar adamlar. Bunu 1948 yılında yaptılar. Anadolu’nun en çok boşaltıldığı dönem 1984-86 yıllarıdır. Mersin, İskenderun limanlarından tahıl gemilerinden biri geliyor biri gidiyor. Götürdükleri buğday, mercimek, nohut ve kuru fasulye. Bütün Anadolu’yu 3 yıl içinde boşalttılar. Sonra bizim insanımıza bu buğdaylar zaten verimsiz diye Meksika buğdayını dayattılar.”
“Milyonlarca ciltlik arşivler heba oldu”
Saraçoğlu, Çinli Tu-Youyou adındaki kadının Çin arşivlerine girip 2 bin 500 yıl önceki el yazmalarını okuduğunu ve Çin, Bulgaristan, Japonya, Hindistan ve Polonya gibi ülkelerin alfabelerini değiştirmediğini de kaydederek, “Kendi arşivlerine girip okuyabiliyorlar. Biz bugün Osmanlı arşivlerine girip evlatlarımıza atalarımızın yerli ve milli kültürünü bilimsel araştırma sonuçlarını okutamıyoruz. Bir gece de Latin harflerine geçildi. Ben Latin harflerine geçilmesin demiyorum, keşke daha önce geçilseydi ama Osmanlıca’yı korusaydınız. Bu zengin kütüphane, milyonlarca ciltlik arşivler heba olup gitti, kimse okumuyor” ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından Safranbolu Kaymakamı ve Belediye Başkanı Dr. Fatih Ürkmezer tarafından Saraçoğlu'na hediye takdim edildi.
YORUMLAR
YORUM YAP!
Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, büyük harf ve kişi ve kurumları rencide edici yorumlar onaylanmamaktadır.