Kayseri büyükşehir belediyesinde milletvekilliği adaylığı için görev değişimi oldu.Sayın Mehmet Özhaseki istifa etti.Şu ana kadarda hem kendisi hemde birçok kişi yaptıkları ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Kayseri büyükşehir belediyesinde milletvekilliği adaylığı için görev değişimi oldu.Sayın Mehmet Özhaseki istifa etti.Şu ana kadarda hem kendisi hemde birçok kişi yaptıkları ile ilgili açıklamalarda bulundu.Şehrimizin her yerine imzasını atan bir başkan olarak 20 yıllık süre içinde birçok hizmetleri oldu.Hizmetlerinin karşılığını bu dünyada tekrar tekrar başkan seçilerek aldı.Ahirette ise hakka riayet ettiyse , emaneti muhafaza ettiyse elbet Allah huzurunda da mükafatını alacaktır.Hakkını verip yaptıkları için teşekkür eder,Allah razı olsun , kalan kısmının hesabında ise cenabı allah yar ve yardımcısı olsun deriz.Haseki başkanın yaptıklarını tekrar edip yazmaya gerek yok .Yapılamayanları not etmek ve istifadeli olması maksadı ile yazmak istiyorum .
YAPILAŞMA VE İMAR POLİTİKASI
En büyük hata yapılaşma da seçilen yatay değil dikey ve yüksek binalar tercihiydi .Geçtiğimiz 20 yılda maalesef ki şehrimizde çok katlı binalara göz yumarak , belediyeye gelir elde edip alt yapıları düzenleme yoluna gidildi.Evet, şu bir gerçek ki birçok şehirden çok daha iyi durumda alt yapımız gelişti tamamlandı.Ama diğer yandan şehrimiz yavaş yavaş beton yuvası haline geldi..Bugün Kayseri şehir merkezi parmaklıkları binalardan oluşmuş , büyük bir kent hapishanesidir artık .Düşünün ki bir sokak sağlı sollu iki sıra halinde her biri 12-14 katlı 20 tane binadan oluşuyor.Dikilen her bina en az 40 daireden 800 daire demek .Her dairede 3 çocuk ve genç dersek bir sokakta 2400 tane genç ve çocuk var demektir.Siz bu sayıyı bir mahalle olarak genişlettiğinizde en az 10.000 çocuk ve genç demektir.Bu kadar büyük sayıda gencimiz ,çocuğumuz için birkaç adımda ulaşıp, enerjisini atabileceği spor aktiviteleri yapabileceği, yürüyüş ve bisiklet yollarının olduğu çok geniş mekanlar gereklidir.Heyhat gelin görünki bugünki durum ortadır.Birçok dost ve aile meclisinde ,hepimizin en büyük derdi ve şikayeti gençlerimizin AVM denen felç edici binalar mahkum olmuş hali ,maneviyat öğütücü bu mekanlarda çok farklı karakterlerde yetişmesi konuşulmaktadır.Yine aynı meclislerde çocuklarımızın internet denen karakter ve hissiyat katili bir makinenin kucağında büyümesi ,oyunların kölesi ve bağımlısı olmalarına ağıtlar yakılmaktadır.
Bu konuda bir ABD ziyaretimde bizim çok öğündüğümüz Kayserimiz ile gelişmiş ülkelerin şehirleşmesi aradaki farkı bariz görmüş ve müşahade etmiştim.ABD de okula çevirmek istenen bina için sırf ruhsat izninin 1,5 yılda verildiğini söylemişlerdi.Sebebi ise okulun kapasitesini , saat kaçta dersin başlayıp biteceğini , öğrencilerin nasıl gelip nasıl gideceğini kapsamlı bir rapor halinde yetklililere teslim ettikten sonraki kontrol ve planlama süreciydi.Bu yeni duruma göre etraftaki trafiğe , araçların park yerine , oradaki mahalle ve muhite olan etkilerine kadar kapsamlı bir çalışma yapıp 1,5 yıl sonunda birçok revize ile onaylandığını söylemişlerdi.Şimdi sormak lazım apartmanların yakınlığından pencerelerini bile açamayan Köşk mahallesi hangi planlamaya göre yapılaştırmaya açılmış ve bu binadan duvarlar inşa edilmiştir? Aynı şekilde Talas gibi birçok potansiyeli bulunan güzel bir alanın gidişatı ve mevcut hali nedir?Şehrin birçok yerinde devam eden bu yüksek binalı yapılaşmanın gelecek yıllardaki etkileri ,insanlar üzerindeki tesiri hakkında bir çalışma ve öngörü varmıdır?
Yine ABD de newyork gibi 11 milyon nüfusu olan bir şehirde ki trafik sıkışıklığının olmaması , yada Almanya da müşahade ettiğimiz şekilde trafik probleminin olmayışının sebebi yatay şehirleşme değilmidir?Bu ülkelerdeki yapılaşmaların tek katlı yada iki katlı müstakil bahçeli ve geniş ön ve arka gezi alanları ile ferah bir biçimde yapıldığını görüyoruz.Bugün ki bizim betondan dikilmiş yuvalarımızda sinir hastalıkları , obezite , asosyalizm , agresif ve çatışmacı , paylaşımcılıktan uzak ve bencilce yaşayan bir toplum oluşturduğunu ve kucağında büyüttüğünü görmüyormuyuz.?
Kayseride bugün kaybedilmiş bir gençlik ve maalesef ki kaybedilmeye aday bir çocukluk yetişmektedir.Bunda geçmişten bugüne kadar bu yüksek binaların yapılmasına onay verenlerinde sorumluluğu yokmudur?Bugün şehir merkezimiz de yollarımız ve tüm boşlukarımız araçlarca doldurulmuştur.Caddelerimizde oyun oynama imkanı bulunmayan çocuklarımızı internetin kucağına , gençlerimizde şehrin en kolay ve ulaşılabilir yerlerine konan birer alışveriş tapınağı haline gelen AVM sarayalarına teslim edilmiştir.Gençler maneviyattan bi haber , günahlarla ve boş zaman israfı içinde cafelerde yuvalanırken bizler ne güzel şehir olduk diye dem tutmaktayız maalesef.Oysaki ABD de bir outlet merkezi için 1,5 saat yol alıp ancak ulaşılabilirken , Almanyada şehir merkezlerinde hiçbir şekilde AVM göremezsiniz.Fransada Paris ziyaretimizde ise bizim Kayseride ki MAZAKALAND in çok daha büyüğü olan DISNEYLAND i görmek istediğimizde 70 KM uzaklıkta dendiğinde çok şaşırmıştık.
Bir umre programı nda Mekkede hiç tanımadığım bir arkadaşla odamızı paylaştık.Güzel bir dostluk ve arkadaşlık oluştu.3-4 gün sonra bu arkadaşla nerede oturduğunu konuşurken, aynı binada onun 6.katta oturduğunu öğrendim.Yani 1 yıldır aynı binada oturmamıza rağmen birbirimizi tanımıyorduk.Asansör ve yüksek binaların insani değerlerimizden en büyüğü olan komşuluk bilincini katletmesini görebiliyormusunuz? Bugün hangimiz bu yüksek binalarda aynı katta olan insanların dışında teklifsiz gidip gelip birbirimizin ailesi çocuğunun derdi ile dertleniyoruz.Halbuki bizim küçüklüğümüzde mahalle de herkes birbirini tanır ve bilirdi.çünki herkes 2 katlı evlerde 4 -6 daire olan binalarda oturuyor ,bu küçük ama bahçeli olan binaların etrafında sürekli birbiri ile temas ediyor ,ister istemez her haline muttali oluyor ve birbiri ile uzun yıllar iyi gün-kötü gün yoldaşlığı yapıyordu.Böylelikle zamanın demliğinde anılar ve hatıraların boyadığı güzel bir dostluk çayı demleniyor ve komşuluklarla beraber insani yetkinlik ve kalite yükseliyordu.Adeta bir okul vazifesi gören bu iklimde çocuklarımız ve gençlerimizde sürekli olarak bir arada bulunuyor güzel dostluklarını yaşıyorlar, karakterlerine paylaşmak ,fedakarlık , adabı muaşeret gibi bir sürü güzel haslet ekliyorlardı.
Keşke borcumuz yok diye övündüğümüz , yolları ile alt yapısı ile ,şehirleşmesi ile , stadı ,Mazakaland i ve kayak merkezi ile öğündüğümüz kadar şehirmizin yaşanabilirliği ile övünebilseydik .Keşke yapılaşmalarımızın insanca yaşamaya ,insanlar arasındaki medeni ilişkileri destekleyici ,manen ve ruhen onu rahatlatan ,mutlu hissettiren parklar , bisiklet yolları ,yapay göller , güzel kültürel mekanlar oluşturabilseydik.
Evet doğrular kadar yanlış yada farklı alternatifleride söyleyebilmek ve bunları dinlemek de bir erdemdir.Şehremin dediğimiz Belediye başkanları sadece yol , bina , kavşak , atıksu ve çöp temizliğinden sorumlu değildir.Bu şehirdeki insanların manevi güvenliği ,akıl ve ruh sağlığı, gelecekteki kültürel karakterlerinden de sorumludur.Bu sorumluluk gereği maddi binalar ,yollar , kavşaklar , atık su ve çöp temizlik tesisleri kurdukları gibi manen , ruhen insanların rahatlayacağı , onları yıkmayacak , karakterlerini geliştirecek şekilde ortamlar hazırlamakla mesuldürler.Bilmemki geldiğimiz noktada şehirimizin kalbine AVM ler saplanmışken , her tarafa 13-14 katlı binalar dikilmişken , yollarımız araçların işgali altında ,sokak ve caddelerimiz gençlere ve çocuklara küstürülmüşken tekrar avrupada ve ABD de gördüğümüz şekilde insanca kentleşme sağlanabilirmi?umuyor ve inşallah diyoruz.
ŞEHİR NOTLARI:* Talas belediyesinin yeni başkanı talastaki maket uçak severlerin kullandığı pisti kapatmakmı istiyor?
*Yeni yapımı süren ve oldukça da uzun süre devam edecek gibi görünen eski çevre yolu üzerindeki nato kavşağından başlayan düzenleme , Ankaradaki gibi bat çık şeklinde altgeçit olacağına neden yukarıdan köprü şeklinde yapılıyor?
YORUMLAR
YORUM YAP!
Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, büyük harf ve kişi ve kurumları rencide edici yorumlar onaylanmamaktadır.