Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Hizmetleri Başkanlığı, araç sürücülerinin takip mesafesi konusunda uyması gereken kuralları kamuoyu ile paylaştı.
Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Hizmetleri Başkanlığı, araç sürücülerinin takip mesafesi konusunda uyması gereken kuralları kamuoyu ile paylaştı. Şehirler arası yolda saatte 90 kilometre hızla giden aracın, önündeki araçla mesafesini 90 metre, şehir içinde ise hızının yarısı oranında mesafe bırakması gerektiğini bildiren başkanlık, "Daha açık ve uygulaması daha kolay bir yaklaşım vardır: Üç saniye kuralı'. Önünüzdeki arabanın yanından geçip gittiği, yol kenarındaki bir direk, ağaç ya da bir işaret belirleyin. Önünüzdeki araç bu nesneyi geçer geçmez içinizden 'bin bir, bin iki, bin üç' olarak saymaya başlayın. Eğer bin üçe gelmeden önce belirlediğiniz yerde varırsanız, aracınızı önündeki araçla çok güvenli bir takip mesafesi bırakmamışsınızdır." açıklamasında bulundu.
Trafik Hizmetleri Başkanlığı, trafikteki en temel faktörlerden birisinin öndeki araçla olan takip mesafesi olduğunu duyurdu. Takip mesafesinin temelinde de emniyetli durma mesafesi yer aldığına vurgu yapılan açıklamada, "Bir aracın ve sürücüsünün önünde beklenmedik bir gelişme olduğunda, durması için gerekli olan mesafe 'durma mesafesi' olarak tanımlanır. Bu mesafe, iki temel parçadan meydana gelir. Reaksiyon mesafesi ve fren mesafesidir. İki mesafenin toplamı 'durma mesafesini oluşturur. Reaksiyon mesafesi, durmayı gerektirecek bir tehlikenin görülmesi, algılanması ve frene basılması anına kadar geçen sürede kat edilen yol, fren mesafesi ise fren pedalına basmasıyla aracın tam olarak durması esnasında aldığı yol olarak tanımlanır. Önünüzdeki araçla olan mesafenizin ne olması gerektiğini bilmek sürücülere biraz karışık gelebilir. Temel bir yaklaşıma göre; hızınız sürüş anında ne ise önünüzdeki araçla aranızda bırakmanız gereken mesafede onun metre karşılığı olmalıdır. Örneğin saatte 90 kilometre hızla gidiyorsanız, 90 metre mesafe bırakmanız gibi. ancak bu yaklaşım özellikle şehirlerarası yollarda uygun olabilir. Şehir içlerindeki, trafik yoğunluğu ve göreceli olarak düşük hızlar, bu mesafeyi hızın metre cinsinden yarısına eşit bir değere çekebilir. Örneğin; saatte 40 kilometre hızla gidiyorsanız 20 metre mesafe bırakmanız gibi."
BİN BİR BİR İKİ BİN ÜÇ DİYE SAYIN
Trafik Hizmetleri Başkanlığı, araç sürücüleriyle daha kolay bir yöntemi de paylaşmayı ihmal etmedi. İşte o tüyo: "Karayollarında araç kullanırken, daha açık ve uygulaması daha kolay bir yaklaşım vardır: 'Üç saniye kuralı'. Önünüzdeki arabanın yanından geçip gittiği, yol kenarındaki bir direk, ağaç ya da bir işaret belirleyin. Önünüzdeki araç bu nesneyi geçer geçmez içinizden 'bin bir, bin iki, bin üç' olarak saymaya başlayın. Eğer bin üçe gelmeden önce belirlediğiniz yerde varırsanız, aracınızı önündeki araçla çok güvenli bir takip mesafesi bırakmamışsınızdır. Bu tehlike demektir ve mesaj gayet açıktır; ayağınızı gaz pedalından çekiniz."
101, 102, 103'TÜ AMA EMNİYET BİR SIFIR DAHA EKLEMİŞ
Türkiye Trafik Kazalarını Önleme Derneği Genel Başkanı Avukat Hitay Güner, kuru zeminde ve asfalt yollarda takip mesafesinin saatteki hızın yarısı kadar olan metre olarak bırakılması gerektiğini söyledi. Dernek başkanı Avukat Güner, şunları kaydetti: "Aslında emniyet bir sıfır daha eklemiş. Normalde 101, 102 ve 103 diye sayılan üç saniye kuralı vardır. Meselenin esası; kuru zeminde ve asfalt yolda hızınızın yarısı kadar metre mesafe bırakmaktır. Bu göz kararıyla da olabilir. Güvenli aralıktır. Kuru zeminde bu kural geçerlidir. Yağışlı havalarda ve ıslak zeminlerde hız kadar metre mesafe bırakmak lazım. Yani 90 kilometreyle gidiliyorsa öndeki araçla aranıza 90 metre koymalısınız. Ama şehir içindeki yoğun trafiğe baktığınızda araçlar tampon tampona gidiyor. Sürücülerimiz ne olur, hızlı gitmesin. Aracın saatteki hızı 120 kilometreye çıkınca takip mesafesi uzasa bile direksiyon kontrolü zorlaşıyor ve ölümlü kazalar vukuu buluyor."
YORUMLAR
YORUM YAP!
Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, büyük harf ve kişi ve kurumları rencide edici yorumlar onaylanmamaktadır.