Hükümet, 10 yıldan beri her alana el attı, çeşitli yenilikler, değişiklikler ve ilerlemeler kaydetti. Ekonomiden, ulaşımdan, sağlıktan, eğitimden ve tarımdan tutun ki yargıya kadar hemen her alanla ilgili çok sayıda yasal düzenlemeler gerçekleştirildi. Bu düzenlemeler iyileştirme sağladığı gibi, geriye giden, eksik veya yanlış sonuçlar verenler de oldu. Ama hiç olmazsa, bir probleme yönelik öyle veya böyle adım atılmış oldu.
Hükümetin, düzenleme yapıyormuş gibi gösterip de bir türlüğü yapmadığı belki de tek sektör bankacılık sektörü olmuştur. Çeşitli şekillerde, farklı uygulamalar adı altında vatandaşlardan ücret, kesinti ve faiz alarak, anormal derecede karlar elde eden bankalara kimse dur demedi, diyecek gibi de görünmüyor. Her seferinde gazete ve televizyonlarda bakanın veya diğer hükümet yetkililerinin
bankalara uyan yaptığı şeklinde haberler izliyoruz. Yaptıklarının yanlarına kar kalmayacağını söylüyorlar. Ancak bir kart ücretini bile dengeye, düzene oturtamadılar. Bankalar hala farklı adlar altında bile olsa milletten kart ücreti alıyor. Bu düpedüz soygun, düpedüz sahtekarlıktır. Bakanlar ve ekonomi bürokratların bu durumu çok iyi bilmesine rağmen, hala ellerini kıpırdatmamış olmalarını da anlamıyor bu halk.
Denilebilir ki vatandaş da burada uyanık olmalı. Evet doğru, uyanık olmalı ama işini gücünü bırakıp da ban- kalann yaptığı hileleri de devamlı olarak takip edemez ki.
Bir bakıyorsunuz A bankası bugün başka bir yöntemle hesabınızdan para tırtıklamış, öteki gün bir başka
banka başka bir isim altında kartınızdan soygun yapmış.
Bunu bilemiyorsunuz ki!
Sadece özel bankalar değil devlet bankaları da birçok yolla vatandaşı soyuyor. Özellikle emekli maaşlarını ödeyen bankalar tam bir soygun düzeni kurmuşlar. Biliyorsunuz birçok emeklimiz, bankamatik kartını,
ATM? ye koyup para çekmeyi bile bilmiyor. Çoğu zaman cüzdanla veya başka birinden yardım alarak emekli maaşlarını çekiyorlar. Hal böyle iken, hesaplarında kaç lira para var, bu paradan kesinti olmuş mu, ne kadarını kim niye kesmiş bilmelerine imkan yok. İşte bu nedenle bu bankalar, emeklileri n hesaplarından, sigorta, hesap işletim ücreti veya başka adlar altında kesintiler yapıyor. Emeklilerin çok büyük bir bölümünün bundan haberi bile yok. Öğrenenler itiraz edip hakkına kavuşuyor ama belki de yüzde 90' ı bundan haberdar olamıyor.
Hatırlayacaksınız, emekliler derneği diye bir dernek adına yüz binlerce emekliden para kesintisi olduğu ortaya çıktı. Üstelik bu kesinti kaç yıldan beri yapılıyormuş ve kimsenin
bundan haberi yokmuş. O demeğin üyelerinin de yıllardan beri ? ihya olduğu? anlaşılmıştı.
Türkiye? de bankacılık sisteminin çok sağlam olduğu söyleniyor. Gerçekten de çoğu yabancıların elinde bulunan bankalar, inanılmaz karlar elde ediyorlar. İşte bu karlann en önemli nedeni, hiç hizmet vermeden, vatandaşın soyularak elde edildiği paralardan kaynaklanıyor.
Hükümetin defalarca konuyu enine boyuna incelemiş olmasına rağmen bir yaptırım getirmemesine de anlam veremiyorum. Daha önce birkaç kez, bankacılık alanının düzenlenmesi ile ilgili yasa hazırlıktan vardı ama bu bir türlü Meclis? e getirilemedi. Hükümet bir yandan faiz lobisi diyor bir yandan da vatandaşların, bu lobiler tarafından soyulmasına göz yumuyor.
Burada bir çelişki ve mağduriyet var ve derhal giderilmesi gerekiyor.
Kayseri Anadolu Haber