İlginç bir durum var ortada ve ben bunu deklare etmek durumundayım:
Tembel olduğu ileri sürülen bu millet ezan okunduğu vakit inanılmaz dakiktir...
Ezan sesine bu kadar titiz olan bu millet, ne gariptir ve hatta ilginçtir ki namazlarını ise geniş bir vakte ayırarak kılarlar...
Tembelleri tespit etmek arzusunda olanlar, sabah namazı vaktinde lambaları yanmayan evlere de bakabilirler...
Bir gerçek var ki, farklı bir zaman ayarlayışlarımızın tutkusu var...
Bugün teknik ile birlikte okyanuslarımızın dibinde bulunmuyorsak: bunun sebebi batılıların ?tembellik? dedikleri üzerimizdeki ağırlığımızdır..!
Bugün meydanlar ve bütün sokaklar, köşeler, doğruları söylediği için dokuz köyden kovulduğunu söyleyen insanlarla dolu..!
Can sıkıntısından ötürü Fransızca eğitim almak isteyenler...
Hava olsun diye dişine tel taktıran insanlarımız var halkın içerisinde ve bu halkın bir parçası olan tipler var...
Eskiden kahvehaneleri erkekler doldururdu bugün hepsini kadınlar işgal etmiş durumda... Batı kadını ne yapıyor ise bizim kadınlarımız da aynı şekilde yaşamak gibi bir tutku içerisine dalmış gidiyor...
Birçok değerlerimiz bertaraf edilmiş gidiyor... Kültürlerimiz dejenere edilmek isteniyor gibi bir ısrar var Türk toplumu üzerinde bir silkinse bu batı kültürünü üzerinden atıp gidecek...
Sokağa çıktığınız kulaklarına küpe takmış gençlerimiz ellerinde okumasa da kitap entel takılan tiplerimiz var artık batılı toplumundan geri kalır bir yanımız kalmamış gözükse de buna kocaman bir çığlık atmamız gerekiyor...
Bunun adı batılı olamaz olsa olsa büyük kocaman dejenerasyondur başka bir isim aramaya yakıştırmaya hiç gerek yok...
İlim alın diyor ata biz dejenerasyonu tercih ediyoruz...
21. yüzyılda elimizde gaz lambası çıkmışız sokaklara adam arıyoruz...
Yapmayın bırakın batı toplumu gibi yaşamayı da bir Türk gibi olun...
Dokuz köyden kovulup da hala şehre ulaşamayanlar:
Doğruyu söyleyen olamazlar asla olamazlar... Doğruyu bulamamış, şehirli olamamış kişi doğruyu nasıl söylesin..?
Olsa olsa kendince yanlışları söyleyebilirler bu tipler...
Türk kültürünü unutmak mı mümkün olmayan bir hadise lâkin bazı hevesliler batı kültürüne heves edenler yanıldıklarında iş işten geçse de onlar bu toplumun bir parçasıdır yeter ki özlerine dönsünler bu toplum yine onlara sahip çıkacaktır... Mesela Çanakkale de süngünün açamadığı eteği bugün batı kültürü olan moda denilen illet çok rahat gençlerimizi soyunmasına neden olmaktadır. ..
İşte böyle bir Türk toplumu var ortada, Çanakkale?yi gün geldiğinde geçirtmez ancak moda diye eteği kısa kısa giyer...
Mini etek Türk toplumunun kültüründe olmayan batı kültürünün kültürüdür ve bizim bugün gençlerimiz buna uymuş gidiyor...
Bu gericilik değil, tamamen dejenerasyona uğramışlığın adıdır, kimse bu şekilde hayıflanmasın...
İnsanoğlu çiğ süt emmiştir ancak kültürünü atasıyla yani annesiyle babasıyla dedesiyle nenesiyle halası teyzesiyle birlikte yaşamış lâkin biraz palazlandığında ne hikmettir kendi örf ve adetlerini biraz unutur gibi yapıp batı kültürüne doğru sarılması tıpkı Müslüman mahallesinde salyangoz satılması gibi bir durumu yaşatmaktadır. ..
Toplumun artık özüne dönüp kendi muhasebesini yaparak özüne dönme vaktidir... Neden çünkü eğer söylenenler doğru ise dünyanın sayılı ekonomik gücü yüksek ülkeler arasında Türkiye?miz...
Öyleyse kültürümü bütün dünya tanımalıdır, hiçbir ülkenin kültürü ile hayatımızı idame ettirmek zorunluluğumuz bulunmamaktadır... Kendi kendimize batı kültürü ile yatıp batı kültürü ile kalkıyoruz...
Bunun adı da kültür emperyalizmi işte bu kültür farklılığından arınmamız gerekiyor...
Özellikle gençler inanılmaz bir kültür değişimi yaşıyor, bilerek veya bilmeyerek bun yapıyorlar...
Oysa aldıkları okul eğitiminde bu gençlerimize bu kültür öğretilmedi...
Dejenerasyon yaşıyoruz kim biliyor belli değil.
Kayseri Havadis Gazetesi