Türkiye Barolar?Birliği Başkanı hemşehrimiz Prof.Dr.Metin Feyzioğlu ile vakit buldukça görüşmeye çalışıyorum. Özellikle yeni görevi ile birlikte Hoca oldukça yoğunlaştı. ?Hemşehrim sık sık ara, Ankara?ya gelince uğra, görüşelim? demesine rağmen, yoğunluğunu tahmin ettiğim için çok da aramak istemiyorum.
Metin?Hoca, malum gündemle ilgili ?Suriye Batağı ve Kapımızı Çalan Felaket? başlıklı bir metni, önceki gün meslektaşlarım Nuray Başaran,Utku Çakırözer ve Özlem Akarsu Çelik?le birlikte bana da göndermiş.
Şahsen, Suriye konusunda Türkiye?nin duyarsız kalmasının mümkün olmadığına inananlardanım. Ancak, yine bizim coğrafyamızda 1991?de yaşanan savaşta devrin Cumhurbaşkanının ?Bir koyup on almaktan? dem vurmasına rağmen, sonuçta ?Çırak? çıktığımızı da hatırlamamız gerekir. Irak?ın kuzeyindeki yapının o savaşın ürünü olduğunu hatırlayarak ABD?ve AB?nin 100 yıl önceki hesabı ve Sevr?i görme arzusunu taşıyıp taşımadığını hepimiz sorgulamalıyız.
Elbette 900 küsür km sınırımız olan, akrabalık ilişkilerimiz bulunan tarihi birlikteliğimizin olduğu bir ülkede olup bitenlere karşı sessiz, tepkisiz ve hesapsız kalmamız beklenemez.
Metin Hoca?nın cevap aradığı sorular ?Can alıcı? Keşke hepimiz o soruların tamamına ?Milli menfaatlerimize uygun olumlu? cevaplar verebilsek... İşte Metin Feyzioğlu?nun soruları.:
?Suriye'de zarlar atılıyor, Pandora'nın kutusu açılıyor. Sınırlı tutulmak istense de koalisyon güçlerinin yapacağı bir hava saldırısı sonrasında neler olacağını bugünden bilmek mümkün değil.
- Devrileceğini gören Esed güçleri kimyasal silahlarla Türkiye'ye bir misilleme yapar mı?
- Savaş İran'a sıçrar ve bir bölge felaketine dönüşür mü?
- Koalisyon güçleri El Nusra'yı da hedef alırsa, El Kaide Türkiye'yi bir terör cehennemine çevirir mi?
- Türkiye harekata hava gücüyle katılmak yönündeki ısrarlı talebini kabul ettirmeyi başarırsa, Suriye'deki gelişmiş hava savunma sistemleri karşısında ne kadar zayiat veririz?
-Harekat kontrolden çıkar ve uzarsa Türkiye sıcak savaşa kara kuvvetleriyle katılmak zorunda kalır mı?. Böyle bir durumda TSK'nın harp imkan ve kabiliyetleri ve özellikle Balyoz davasıyla ağır yara aldığı ifade edilen komuta kadrosunun yetkinliği milli menfaatlerimizi korumaya elverişli mi?
- Bu kaotik ortamda yaklaşık 900 km'lik Suriye sınırımızda PKK/PYD egemenliğinde bir devlet kuruluverir mi? Böyle bir durumda PKK, açılımın tıkandığından bahisle, Güneydoğu'da fiilen bağımsızlık veya en azından konfederasyon ilan eder mi?
-PKK bağımsızlık veya özerklik ilan ederse, Türkiye korkunç bir iç savaşa sürüklenmez mi?
- Bu halde Türkiye bir yanda iç savaş diğer yanda El Kaide terörü öbür yanda Suriye batağı olduğu halde bundan sağsalim nasıl çıkar? Hamaset edebiyatı; kitlesel saldırılar, yaygın terör ve katliamlar karşısında savaş çığırtkanlığı yapanların takipçilerini avutmaya yeter mi?
- Türkiye etnik temelli bir savaşa sürüklenirse, bunu mezhepsel bir iç savaş da izlemez mi?
- İç savaşta ve/veya sıcak savaşta ekonomik ve siyasal istikrar olur mu?
- Bir tek yurttaşımız ölürse, bunu herhangi bir siyasal menfaat haklı gösterebilir mi?
Bütün bunlara, hatta bunları yaşama tehlikesine değer mi!
İşte bunlar bir anda aklıma gelen sorular.
Ve işte bütün bu riskler değerlendirilmeden bir cehenneme adım atılmaması için demokrasiye ihtiyaç var.
Şimdi herkes anlamış mıdır aceba basın özgürlüğünün, düşünceyi açıklama özgürlüğünün, toplantı ve gösteri özgürlüğünün, özgür üniversitenin, etkili sivil toplumun, bağımsız ve tarafsız yargının bir milletin kaderinin belirlenmesindeki önemini.
Son sözü Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk söylesin:
"Milletin hayatı tehlikeye düşmedikçe harp bir cinayettir."
Dilerim insanlık galip gelir, cinayet işlenmez; cinayete ortak olunmaz.
Metin Feyzioğlu?
Mış? Miş? Muş?
00- 30 Ağustos Zafer?Bayramı çoşkuyla kutlanmış.
00- Anadolu Harikalar?Diyarı beklenenden fazla ilgi görüyormuş.
00- MHP?Talas adayının erken açıklanması adaylık hesabı yapan bazılarının karnını ağrıtınca dedikodular üretilmeye başlanmış.
00- Vali Düzgün pastırma ve sucuk üreticilerine dernek kurarak sorun ve beklentilerine cevap aramaları telkininde bulunmuş.
00- Üniversitelerde kayıtlar önümüzdeki hafta başlıyormuş.
00-Bazı isimler CHP il başkan adaylarını ?Yönetim pazarlığı ?na zorluyormuş.
00- MHP?Büyükşehir adayını belirlemeden iki Melikgazi ve Kocasinan adayını açıklamayacakmış.
SANAYİCİ İLE İSTİŞARE
KAYSO?Başkanı Mustafa Boydak?ın isim vermeden Koç Grubu?na destek açıklamasının yankıları hala sürüyor. Boydak?a ilk cevap Enerji Bakanı Taner?Yıldız?dan gelmişti... KAYSO?Başkanı Boydak, geçtiğimiz günlerde yapılan oda meclis toplantısında da, mealen; kendilerinin siyasetle işlerinin olmadığını belirterek malum açıklamayı da yönetim kurulu ve sanayicilerle istişare ettikten sonra yaptığını söyledi. Sayın?Boydak?ın elbette bin kadar sanayicinin tamamı ile istişare yapması mümkün değil. Belliki oda meclisindeki bazı isimlerle görüşmüş. Ben bu arada AK?Parti üyesi olduğunu bildiğim OSB?Başkanı Hasyüncü ile sanayici de olan AK?Parti İl?Başkanı Ömer?Dengiz?in konu hakkında ne düşündüğünü merak ediyorum.
http://www.kayserihaber.com.tr
http://www.kayserihaber.com.tr
