Her daim "Hakkım herkese helaldir" dedim ve derim fakat davamla ilgili konularda hakkım kimseye ama hiç kimseye helal değildir.
Reha Muhtar ve Sperm - Süt Bankası isimli yazım
Nereden esti bilmiyorum bugün aklıma eskiden yaşadıklarım geldi. "Ne çektim ben be :)" Sperm ve süt bankası ile ilgili 2007'de bir yazı yazdım, Reha Muhtar sperm ve süt bankası ile ilgili; "İnternet'e girip, muhafazakar denilen kesimlerin neye, niçin karşı çıktıklarını araştırmaya koyuldum ki karşıma "İslam Defteri" isimli bir sitede yazan sosyal psikolog Efser Selamet'in yazısı çıktı..." Kaldı ki ben o dönem Milli Gazete'nin Ailemiz ve Hayat Sayfalarının editörüydüm ve o yazımı da yine aynı gazetede yayınlamıştım.
Yazımdan da şu kesiti almış:
"Yeni nesilleri bozmak adına ortaya çıkmış projeler bunlar... Olayın dini, biyolojik, psikolojik ve sosyolojik boyutu tamamen bizim aleyhimize gelişmektedir... Toplumumuzun ahlaki çöküntüye uğratılması sürecinin yeni basamağı bu bankalardır... İşte biz bu yüzden önce ahlak diyoruz"
Akabinde şunları söylemişti Reha Muhtar: "Ne kadar kolay "önce ahlak" deyip, ötekini "ahlaksızlıkla" suçlamak... Gerçek şu ki, bir kadının etrafta güvenilir bir erkek görmeyip, ya da kafasına uyuşamayacağım anlayıp, sperm bankasından yapılacak döllenmeyle çocuk sahibi olması, bir kadının "çocuk istemeyen bir erkekten zorla çocuk sahibi olmasından" çok daha ahlaklıdır..."
Vay beee, ahlak kavramı kime kalmış ve kim kimi beğenmiyor....
Elif Çakır - "Erkeğin hanımı üzerindeki hakları" isimli haberim
Yine Milli Gazete'deyim ve yıllardan bu sefer 07 Ağustos 2008.
Bir gün önce de Kadının erkeği üzerinde ki hakları isimli bir haberi hazırlamış ve yayınlamıştım. Elif Çakır isimli şahıs o günlerde Taraf Gazetesi'nde yazıyordu. Arkadaşlarıyla oturmuş bugün neye gülsek diye konuşurlarken benim bu haberime seçmiş olduğum horoz ve tavuk fotoğrafına rastlamışlar ve; "kendi gazetem yok çantamda, kaç gündür 7 Ağustos 2008 tarihli Milli Gazete ile dolaşıyorum. Söz konusu sayfa Milli Gazete'nin Aile Sayfası. "Erkeğin hanımındaki hakları" manşetli tam sayfa bir haber. "Kadın kocasından izinsiz evinden çıkamaz, izin vermediği kimseyi evine alamaz, izin vermediği kimseyle görüşemez" tarzındaki ara başlıklarla süslenmiş bir haber.
Bu haberi süsleyen, tam ortadaki büyük resimde maşallah kocaman bir horoz ve sadece başı gözüken tavuğu görünce önce gözlerimize inanamadık. (Denizli horozu muydu neydi mübarek!) Ben bu aile sayfasını yapan muzır arkadaşı tebrik etmek istiyorum müsaadenizle.
Eğer imkanınız varsa, bu yaz sıcağında bunalmışsanız, iddianame okumaktan sıkılmış biraz gülmeye ihtiyacınız varsa, bulun 7 Ağustos tarihli gazeteyi, canınız sıkıldıkça bakın derim. Dün akşam da bir arkadaşım Leman, Penguen almaktan vazgeçip Milli Gazete'ye abone olmaya karar verdi."
Kimse o arkadaşlar, hepsini ve kendisini ben de gülerek karşılıyorum hem de acı bir gülüşle, ayetlerle ve hadislerle desteklenmiş bu haberi alay konusu yaptıkları için. Gazetem birkaç gün içerisinde horoz ve tavuğun aileyi temsil ettiğine dair bir geri dönüş haberi yapsa da nafile, bu insanlar hedeflerine ulaşmışlardı. Güneri Civaoğlu ve Hürriyet Gazetesi bu alay yollu yazıdan yola çıkarak davamıza saldırıya geçmişti bile. Devamı Yarın...
Kayseri Anadolu Haber