Aslında böyle bir başlık matematiksel olarak doğru değil.
Niye mi?
Son maç öncesinde İspanya ve Türkiye, ilk iki bitirmeyi garantiledi. Bizim Çocuklar 12 puanla ikinci, İspanya 15 puanla ilk sırada yer alıyor.
Bizim Çocukların kazanmasında genel averaj dikkate alınacak. İspanya'nın, Türkiye'ye 14 gol üstünlüğü var. Eğer İspanya’yı, İspanya’da, Sevilla La Cartuja Stadı'nda 7 fark ve üstünde yenersek Dünya Kupası’na doğrudan gideceğiz.
Matematiksel böyle bir ihtimal var.
Fakat reel olarak böyle bir ihtimal bana göre maalesef yok!
Bunun haricinde alınacak hiçbir sonuç grubun ilk 2 takımının sıralamasını değiştirmeyecek. Bu açıdan bakıldığında hani bazılarının dediği gibi ‘gazozuna maç’ gibi düşünülebilir.Cahiller tarafından önemsiz görülebilir!
Ancakkkk İspanya Teknik Direktörü Luis de la Fuente,‘kazanmak için en iyi kadromuzla sahaya çıkacağız. Önemli bir maç. Dünya Kupası’na gitmek istiyoruz, taraftarımıza karşı sorumluluğumuz var.’ Bakın ciddiyetinden hiç taviz vermiyor.
Ve devam ediyor,‘Yenilmezlik serimizi yükseltmek için kazanmak istiyoruz. Sorumluluğumuzu ve saygımızı ortaya koyacağız. En iyi planımız ve oyunuzla oynayacağız. Sakat oyuncular oynasın isterdik ama kimseyi aramayacağız” diyor.
İspanyol futbolcular da,‘önemli maç, Türk Milli Takımı'nı biliyoruz, kazanmak için gelecekler. Çok zor olacağını biliyoruz, kaliteli ve büyük oyuncuları olan milli takım. Ama kazanacağız…”
Dikkatinizi çekti mi?
Hem Fuente hem de futbolcularda en küçük bir gevşeme yok. Sanki bizden koruyorlar, motivasyon bozucu tuzaklar…
İspanya gol bile yemedi yahu.
Biz ise deplasmanda 6 attığımız, bizden başka da kimseye gol atmamış ve hiç puan alamamış komşumuz Bulgaristan’ı Bursa’da zor yendik.
A Milli Takım Teknik Direktörü Vincenzo Montella ‘çok zor maç olacak’ öngörüsünde bulunmuştu. Tahmini yüzde 100 tuttu.
Türk spor kamuoyu Montella konusunda yüzde 50 bir tarafta diğer 50 karşı tarafta ikiye ayrılmış durumda.
Bir taraf, ‘hiçbir teknik adamla böyle başarı yakalayamadık. Belanızı mı arıyorsunuz. Montella’nın muhteşem taktikleriyle buraya geldikçiler’
Benim de olduğum diğer tarafta,’ Bu kadar başarılı ve üst düzey jenerasyona sahibimiz. Bu Bizim Çocukların bu kadrosunu ben de bu noktaya getiririm. Montella’nın bir oyun sistemi yok. Futbolcuların bireysel yetenekleri sonuca doğrudan etki ediyor. Kadro seçiminde ve oyuncu değişiklikleri ise evlere şenlik görüşündekiler’
Türkiye bu kadar kaliteli; Hakan Çalhanoğlu, Arda Güler, Kenan Yıldız, Ferdi Kadıoğlu, Merih Demiral, Zeki Çelik, Kerem Aktürkoğlu, İsmail Yüksek, Barış Alper Yılmaz, Orkun Kökçü, Can Uzun gibi futbolcuların bulunduğu bu kadronun, grubunda ikinci olması zaten çantada keklikti.
Bizim çocukların grubun birincisini çok zorlaması, dişe-diş, kora kor mücadele vermesi gerekmez miydi?
Ne oldu, Konya’da İspanya karşısında hiçbir şey yapamadık. Üstelik 6 gol yiyerek hezimet yaşadık. Sadece bize gol atabilen Bulgaristan bile İspanya’dan 6 gol yemedi.
Akıllı, kurnaz ve sürdürülebilir bir sistem kurmazsanız hatta birden fazla planınız olmazsa hiç kimseyi yenemezsiniz.
Bütün bu olaylara eleştirel yaklaşmamızın sebebi öylesine, yazmış olmak için yazmak değil…
Kasım ayında sona erecek Avrupa elemelerinde, grup lideri 12 takım doğrudan Dünya Kupası'na katılım hakkı elde edecek.Son 4 için 12 grup ikincisi ve UEFA Uluslar Ligi'nden gelecek 4 takımla 16 takım mücadele edecek.
2026 mart ayında oynanacak Play-off maçları öncesinde hiçbir muhtemel rakibimize ‘şu kolay lokma’ diyebiliyor muyuz?
Bakın playofflarda biz birinci torbadan gideceğiz 4. Torbadaki muhtemel rakiplerimiz Kuzey Makedonya, Galler, İsveç, Romanya, Kuzey İrlanda olacak. Rakibi asla küçümsemiyorum ama lütfen bana söyleyebilir misiniz?
Hangisi dişimize göre diyebiliriz?
Ayakları yere basan, sürdürülebilir, adama göre değil, sisteme uygun adam seçtiğimiz bir kurgumuz olsa önümüzü görebilir, elimizde çekirdek çitleyerek maç seyretmez miyiz?
Türkiye artık bu jenerasyonla rakibi kim olursa olsun çok rahat kazanacağından emin olmalıdır. Bunu boş bir motivasyon cümlesi olarak kurmuyorum. Çünkü Real Madrid gibi bir dünya devinin beyni Arda Güler’imiz var. İnter’in beyni Hakan Çalhanoğlu İtalya’yı çalkalıyor. Juventus’ta kuyruklu yıldız Kenan durdurulamıyor.
İngiltere’de dikkatleri üzerine çeken Ferdi Kadıoğlu sol bekten gelip sağ açıktan nasıl asist yapılır dersi veriyor Britanya’ya.
Neron gibi Roma’yı yakan Zeki Çelik Juventus’u peşine takmış koşturuyor ama İtalyan Sinyor Montella O’nu yanında oturtuyor.
Bunun neresi zekice?
Takımında oynamayanlar, yedek oturanlar, kadro dışılar Milli Takım’da kadrodalar!
Ben buna anlam veremiyorum.
Bu nedenle Kuzey Makedonya, Galler, İsveç, Romanya, Kuzey İrlanda karşısında elimizi kolumuzu sallayıp yolumuza nasıl devam edeceğimiz konusunda kaygılıyım!
Buna çare alınsın, bulunsun diye karınca misali bir gayretin içindeyim. Çok önemli mesafeler aldık diyoruz ama Dünya Kupası’na en son gittiğimizde Bizim Çocuklardan çoğu henüz dünyaya gelmemişti bile.
Ne kadar acı değil mi?
İspanya’yı en son yendiğimiz yıl doğanlar bugün torun sahibi 71 yaşında dede ve nine oldu.
Ne kadar acı değil mi?
Son Avrupa Şampiyonu İspanya’ya karşı ilk ve tek galibiyetimizi neredeyse100 yıl önce almışız. Tek… Başka da yok.
Ne kadar…
Son 8 maçta İspanya’ya sadece bir gol atabildik.Eylül’de Konya'daki maçta İspanya’dan yarım düzine gol yedik.
Ne ka…
Dünya Kupası maçlarında İspanya’yı bir kez de elemişiz iyi mi?
1954'te ilk kez katıldığımızda İspanya'yı kura atışında elemişiz.
Bu maç elemeyi geçin beraberliği bile aklımızdan geçiremiyoruz.
Ne…
Daha da ileri gidelim, her geçen gün biraz daha yükseğe çıkalım ve çıktığımız yerden geri dönmeyelim, oradan düşmeyelim diye bunları söylüyoruz.
Maç 2-0 iken 85. Dakikada sarı kart gören İsmail’in arkasından ağlamayan, O’nu aramayan bir sistemle, taktikle yürümemiz daha güvenli değil mi?
Hakan Çalhanoğlu yok.
Eyvah demiyorum.
Çünkü yerini dolduracak belki cengaver var ama Hakan Çalhanoğlu’nu aratmayacak stratejimiz var mı, ben onu sorguluyorum.
İspanya'ya karşı oynayacak 3 futbolcumuzun playoff öncesi sarı kart ceza sınırını aşmayacak taktikle koşmamız gerekmez mi?
Bizim çocuklar gerçekten birer yıldız. Futbol keyfimize keyif katıyor, teşekkür ediyoruz. Bu yıldızlar takım yıldızı. Onlarla gurur duyuyoruz.
Onları bir galaksi olarak adlandırmak için harika rotalar çizmek gerekmez mi?
İspanya maçını kazasız belasız geçip mart ayında Galler’i eleyip Meksika’ya gideriz İnşallah…
Haydi hayırlısı bakalım…














