Özellikle güç gerektirmeyen tempolu yürüyüş, bisiklet sürme, yüzme gibi sporlar kalp sağlığı açısından daha faydalıdır" - "Yürüyüşlerin temposu, kişinin yaşına göre hesaplanan maksimum kalp hızına göre belirlenmelidir"
Güç gerektirmeyen tempolu yürüyüş, bisiklet sürme ve yüzme gibi sporların kalp sağlığı açısından daha faydalı olduğu bildirildi.
Acıbadem Kayseri Hastanesi'nden yapılan açıklamaya göre, kalp damar hastalıkları ve obeziteye neden olan en önemli risk faktörlerinin başında hareketsiz yaşam geliyor.
Bu nedenle Dünya Sağlık Örgütü, fiziksel aktivitenin sağlık açısından önemini vurgulamak amacıyla 3-4 Ekim?i "Dünya Yürüyüş Günü" ilan etti.
Yapılan araştırmalar sonucunda, Türkiye'de insanların yaklaşık yüzde 70?nin hareketsiz yaşam tarzı sürdükleri görülürken, yürüyüş egzersizleri kalp sağlığı açısından bakıldığında hem hastalığın önlenmesinde hem de tedavisinde önemli yöntemlerden biri haline geldi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ergün Seyfeli, egzersizin şeklinin, süresinin ve sıklığının önemli olduğunu söyledi.
Seyfeli, şöyle devam etti:
"Özellikle güç gerektirmeyen tempolu yürüyüş, bisiklet sürme, yüzme gibi sporlar kalp sağlığı açısından daha faydalıdır. Haftanın her günü veya en az beş günü 30-45 dakika süren tempolu, başka bir deyişle ter atacak kadar yürüyüş yapılması önerilmektedir. Yürüyüşlerin temposu, kişinin yaşına göre hesaplanan maksimum kalp hızına göre belirlenmelidir. Bu tür egzersizlerin özellikle açık havada ve doğal ortamlarda yapılması gerekmektedir. Kışın soğuk ve karlı havalarda ise spor salonları ve diğer kapalı mekanlar kullanılabilir. Şayet bu tür alanlar bulunamıyorsa asansör kullanmamak, iş yerine yürüyerek gitmek veya yürüyen merdivenleri kullanmamak gibi aktiviteleri yapabiliriz."
Kalp damar hastalıkları ve obezite dışında hareketsiz yaşamın meme ve kolon kanserlerinin yaklaşık yüzde 21-25?inden, diyabetin ise yüzde 27?sinden sorumlu olduğunun ileri sürüldüğünü belirten Seyfeli, düzenli yapılan yürüyüşlerle, diyabet gelişiminin yüzde 58, Alzheimerin yüzde 50, depresyonun yüzde 30, anksiyetenin yüzde 48, eklem problemlerinin yüzde 47 azaldığını kaydetti.
YORUMLAR
YORUM YAP!
Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, büyük harf ve kişi ve kurumları rencide edici yorumlar onaylanmamaktadır.