CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 20 yıl önce bir suikast sonucu öldürülen gazeteci yazar Uğur Mumcu'yu anma programına katıldı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 20 yıl önce bir suikast sonucu öldürülen gazeteci yazar Uğur Mumcu'yu anma programına katıldı. Kılıçdaroğlu, "Devletin hala bir yükümlülüğü var, borcu var. Uğur Mumcu'nun katillerini mutlaka bulmak ve ortaya çıkarmak zorundadır. Eğer Mumcu'nun katilleri ortaya çıkarılamazsa, halkın vicdanında bu dava devam edecektir" dedi.
Gazeteci yazar Uğur Mumcu, ölümünün 20'nci yılı nedeniyle, suikaste uğradığı adı verilen sokaktaki evininin önünde törenle anıldı. Törene, Kılıçdaroğlu'nun yanı sıra CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, DSP Genel Başkanı Masum Türker, DSP eski Genel Başkanı Zeki Sezer, CHP milletvekilleri ile çok sayıda kişi katıldı. Kılıçdaroğlu, Mumcu'nun evine gelerek eşi TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu, kızı Özge ve oğlu Özgür Mumcu ile bir süre görüştükten sonra gazetecilere açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, Mumcu'nun öldürülüşünden bugüne 20 yıl geçtiğini hatırlatarak devletin "cinayetin aydınlatılacağı sözünü verdiğini" söyledi.
Olayın üzerinden 20 yıl geçmesine rağmen, tetikçilerin bir kısmının ortaya çıktığını ama asıl faillerin belli olmadığına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, "Eğer bu ülkede demokrasi olacaksa hukukun üstünlüğüne inanacaksak, bu ülkede özgür bireyin hakları varsa Uğur Mumcu'yu katledenlerin mutlaka açığa çıkarılması lazım" diye konuştu. Uğur Mumcu'nun araştırmacı gazeteciliğe örnek gösterilen yürekli bir insan olduğuna vurgu yapan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülkesini, insanını severdi. Haksızlıklara karşı mücadele ederdi, yolsuzluklara karşı mücadele ederdi. Bir mücadele adamıydı. Direnişin adıydı, direnişin simgesiydi. 20 yıl geçmesine karşın, bugün insanlarımız burada onu anıyorlar. Devletin hala bir yükümlülüğü var, bir borcu var, Uğur Mumcu'nun katillerini mutlaka bulmak ve ortaya çıkarmak zorundadır. Eğer Mumcu'nun katilleri ortaya çıkarılamazsa halkın vicdanında bu dava devam edecektir."
Mumcu'nun aracının enkazının ailesine verilmesi kararını nasıl değerlendirdiği sorusuna ise Kılıçdaroğlu, "Enkazın aileye iadesi elbette güzel bir şey. Sonuçta bunun bir yerde sergilenmesi lazım. Basın kuruluşlarının bu konuyla ilgilenmesi lazım" dedi. Türkiye'nin bir demokrasi müzesi kurmaya ihtiyacı olduğuna dikkati çeken Kılıçdaroğlu, Mumcu'nun otomobilinin de bu müzede sergilenmesinin yerinde olacağını bildirdi.
Kılıçdaroğlu, Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bu konuda büyük görev düştüğünü belirterek, şöyle devam etti:
"Buradan CHP'nin Genel Başkanı olarak bir çağrıda bulunuyorum; bizim bir demokrasi müzesine ihtiyacımız var. Gereksiz yere asılan siyasetçilerimiz var, onları zaman zaman anıyoruz. Onların isimlerini havaalanlarına, üniversitelere veriyoruz ama bir demokrasi müzesi kurarak, çocuklarımıza, gelecek kuşaklara demokrasiyi nasıl koruduğumuz, nasıl mücadele ettiğimizi, nasıl bedeller ödediğimizi göstermeliyiz, Uğur Mumcu bir demokrasi şehididir, onun arabasına bomba kondu ve Mumcu susturuldu, ama bugün yüzlerce, binlerce Uğur Mumcu var, onun davasını sürdürüyorlar. Onun mücadelesini sürdürüyorlar, aynı kararlılıkla aynı yüreklilikle sürdürüyorlar. Bize düşen görev; onun mücadelesine katkı vermektir. Biz CHP olarak bu konuda elimizden gelen her türlü çabayı göstereceğiz."
Kılıçdaroğlu, gazetecilerin partisinin Adıyaman Milletvekili Salih Fırat'ın istifasına ilişkin sorularını yanıtsız bıraktı. Mumcu'nun evinin karşısında bulunan Uğur Mumcu Parkı'ndaki anıta çelenk koyan Kılıçdaroğlu, daha sonra Mumcu'nun öldürüldüğü yere TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu, kızı Özge ve oğlu Özgür Mumcu ile birlikte karanfil bırakarak mum yaktı. Kılıçdaroğlu, buradan Kayseri'ye geçti.
YORUMLAR
YORUM YAP!
Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, büyük harf ve kişi ve kurumları rencide edici yorumlar onaylanmamaktadır.