Günlerdir elime alıp alıp bıraktığım kitaplar? Hani kış da kapıya dayandı. Uzadığını iyiden iyiye belli eden geceler? İnsanın eline şöyle uzun soluklu romanlar yaraşır diyorum. Sonra bir bakıyorum, elime aldığım kitap rafına konmuş tekrar ve bir başkası elimde. Sırasını bekleyen romanlar? Raflarda bir hareketlilik mütemadiyen?
TRT?nin o doyumsuz programı, Ahmet Murat?ın sunduğu ?Yeni Zamanlar?ınbu haftaki konuğu ?Roman Kahramanları? dergisinin genel yayın yönetmeni Ömer Şükrü Asan?dı ve21 Aralık gününün ?Roman Kahramanları Günü? ilan edildiğini duyurdu. 21 Aralık olmasının sebebini de bu günden itibaren gündüzlerin uzamaya başlamasına bağladı, ilave etti:?Roman da karanlıkların sonunu getirir, güneşin başlangıcıdır? ?
Bense Roman Kahramanları Günü?nü duyduğum an bunun sebebini zihnimde şöyle hazırlamıştım: 21 Aralık en uzun gecedir ve romanlar da uzun gecelerin harcıdır.
Zira bu bahse bir de Güney Yarım Küre?den bakmak lazım?
Bayram öncesi sahafa uğradım da şöyle bir iki saat göz gezdirdim raflarda. Büyük heyecanlarımdan biridir, bilir misiniz sahafın kapısından adım atıpbeni beklediğine inandığım kitaplıkların karşılarına varmak, vaktin nasıl geçtiğini onlarla beraberken anlayamamak? Kimbilir ne badireler atlatmış, ne serüvenler yaşamış da gelip kurulmuş bir sahafın köşe rafına.
Akabi, müthiş bir telaş, ellerim kitapların sırtında. Her an bir başkası gelecek de talip olduğum veya olacağım kitaba göz koyacak? Önce alelacele göz gezdirmeler; telaşlı ve bir o kadar tedirgin? İlkin raflarda yerlerinden oynamış kitaplara bakıyorum. Sahaflarda yeri değişen veya raftan düşen kitapların satılacağına dair batıl bir inanış varmış. Bir bir onları kolluyorum.Koltuğumun altı kabarmaya başlıyor. Ve sonra kıyıya köşeye sıkışıp kaldığına inandığım, her an bir kenardan gözüme ilişeceğini umutla intizar ettiğim? aslında adı sanı belli değildir muhayyilemde- kitaplar?
?Türk Edebiyatı?nın temmuz sayısında İsmail Kara sahaf kültüründen bahsetmiş. Okudum ve tanıdık gelen bu heyecanlar gülümsetti beni. Kara, ?Sahafta öncelikle nereye bakacağın hususunda yanılmanın ne kadar ciddi ve tehditkâr bir mahzuru olabilir ki?? diyor.
Ya bir özge meraklı gelir de senden evvel göz koyarsa bir ?yorgun?a. Böyle bir tehlikeyi yok saymak kitap kurtlarının cüreti olamaz, değil mi? Zira bir başkası alacak endişesi ile koltuğumun altında fazlaca kitapla saatlerce dolaştığım olur sahafta. Üstad Ali Emiri Efendi?nin DivanuLügati?t Türk?ü bulduğunda kafi gelmeyen parasını itmam için bırakıp gidememişti ya kitabı, bir başkasının eline geçer korkusu ile.
Kitap mevzu bahis olunca kitap kurdu da hodbin oluveriyor ister istemez.
Sahaf dilinde biraz fersude, ötesi berisi biraz yırtık yahut kırışık, şirazesi hafif dağılmış, soluk benizli kitaplara ?yorgun? denildiğini de İsmail Kara bildiriyor kariye.
Yorgunlar? Yılların telaşı evden eve, elden ele atıp durmuş onları. Onlarsa her geçen gün bir yeni malikin eline geçme heyecanı ile bekleyedurmuşlar.Kimini sahibinden ölüm ayırmış, kimini ölümün ardına kitapları satışa çıkaran hayırsız, vefasız evlat; kimini de kitaplarla araları bir türlü barışmayan evindırdırcı hanımları?
Toprağın soğuduğu, dağların daha bir ulvileştiği, sokakların boşaldığı ve gecelerin ıssızlaştığı kışın şu günlerinde sahafın kimbilir hangi gününde aldığım ve şimdi sarıp sarmaladığım, aynı zamanda tüm zihnimle sarılıp sarmalandığım kitaplarım? İmdi bir zamanlar yaşayan ve fakat şu an yalnız adları kalmış yazarlarla kendi hiçliğime dalıyor, onların zihinlerinde durmadan konuşturdukları kahramanlarına kulak veriyorum.
Onlar, muttasıl anlatıyorlar serencamlarını bense dinliyorum hiçbirini ayırt etmeden.
Uzun geceler, bana sayfalarının karanlık caddelerinde gezindiğini düşündüğüm roman kahramanlarını hatırlatır.Soluğu ağzından fecre dek uzanan ve her bir kahramanı kendi yalnızlığına hapseden geceler?
Kayseri Gündem Gazetesi
http://www.kayserigundem.com
Kayseri Gündem Gazetesi
http://www.kayserigundem.com
