Türkiye, A Milli Futbol Takımı olarak en iyi ve gelecek vadeden jenerasyonu yakaladı. Mevcut Bizim Çocuklar son derece yetenekli, bitirici, başarılı ve kariyerli.
Dünya vitrininde de son derece etkili ve başarılı bir yere sahipler. Bunlar ülkemiz ve bizler için gerçekten göğsümüzü kabartan duygular.
Kayseri ara ara Milli Takımları ağırlıyor. Her türlü desteği veriyor. Son oynanan Galler maçı da son derece başarılı bir organizasyonla gerçekleştirildi.
Galler Teknik Direktörü Bellamy basın toplantısında:” Keşke her maçı Kayseri’de oynasak” diyor. Süper bir tanıtım, harika bir PR.
Galler maçında eksik olan tek şey gol ve 3 puandı. Penaltı bile vardı ama Benficalı Harry Potter Kerem Aktürkoğlu’nun canı sağolsun.
Fırtına gibi estiği maçta 90. Dakikada penaltı kullanma cesaretini gösterdi. Topu ve kaleciyi farklı köşelere gönderdi. Ama küçük bir trigonometrik açı hatasıyla top direkten dışarı kaçtı.
Benficalı Kerem Aktüroğlu bu penaltının acısını Karadağ maçında çıkaracaktır. Buna adım gibi eminim.
Karadağ ile Samsun'da oynamıştık. A Milli Takımımız çok kolay gibi görünen maçın ne kadar zor olduğunu görmüştü.
Karadağ’ı İzlanda maçı öncesi yendik. İzlanda’yı, buzlar ülkesini deplasmanda erittik. Fakat Galler’i geçemedik. Çünkü gol yollarında istediğimiz etkinliğe bir türlü ulaşamıyoruz. Bunun sebebi bana göre sabit bir santraforumuzun olmamasıdır!
Bir yandan Benficalı Kerem Aktürkoğlu, Juventus’lu Kenan Yıldız, bir yandan Barış Alper Yılmaz, Yunus Akgün bazen İrfan Can Kahveci, arkalarından İnterli Hakan Çalhanoğlu, Real Madridli Arda Güler, Benficalı Orkun Kökçü, İsmail Yüksek ve Kaan Ayhan gol arıyor.
Sol geriden Ferdi Kadıoğlu, sağ arkadan Mert Müldür, Zeki Çelik gole koşuyor. Kimi zaman Çağlar Söyüncü, Merih Demiral ve Samet Akaydın korner artışlarında kafa vuruşlarıyla heyecanımızı tavan yaptırıyor.
Öylesine maçlar oynuyoruz ki yağmur gibi akıyoruz rakip kaleye! İkinci sıradaki Galler’e 25 şut atıyoruz. Diğer maçlar da bu rakama yakın.
Demem o ki bu kadar esmek yağmuru getirmiyor. Hayra alamet değil.
O yuvarlak topu bu kadar gayrete ve mücadeleye rağmen 7 metre 32 cm genişliğindeki kaleye sokamıyoruz. Toplardan dönen pozisyonu tamamlayacak eski tabirle çakılı bir santraforumuz olsa attığımız 25 şutun yüzde 10’nunu tamamlasak Kayseri’de maç en az 2-0 biterdi.
Sabit santraforumuz olmayınca 11 kişi sürekli koşuyor, mücadele ve hareketlilik hiç durmuyor. Rakip kaleye hep birlikte yığılıyoruz, hep birlikte geri çekiliyoruz.
Ağzımdaki baklayı çıkarayım; sabit santraforla oynadığımızda gelen topları, seken topları, havadan uçanı, karadan kaçanı kale çizgisinden geçirecek Enes Ünal, Semih Kılıçsoy, Bertuğ Yıldırım gibi genç yetenekler bu işi rahatlıkla çözer.
Edin Dzeko, Cenk Tosun, Mauro İcardi, Osimhen, Immobile bu işi başarıyla yapabilen en kolay sayabileceğim örnekler. Attıkları goller ve sonuçlar ortada değil mi?
Karadağ maçında Enes Ünal, Semih Kılıçsoy, Bertuğ Yıldırım ya da bir başkası sabit santrafor oynasa da bir görsek mi?
Enes Ünal Galler maçında azıcık bir süre buna yakın oynadı. Üç etkili pozisyonda kaleyi buldu. Yunus Akgün’ü nefis verkaçla buluşturdu, penaltı kazandık.
Deneyelim ne çıkar ki?
Karadağ iyi bir takım. Tehlikeli bir rakip, inanmayan evlerinde 2 farklı kaybettikleri son İzlanda maçını seyretsin, ne demek istediğimi görecekler ve anlayacaklar.
Kayserispor eski Teknik Direktörlerinden Robert Prosinecki iyi bir Karadağ Milli Takımı yapmış.
Montella’nın elindeki son derece formda ve yetenekli Bizim Çocuklar bu maçı çok rahat geçecek.
Montella B ligine fazla gelen Bizim Çocuklar için A Ligine uyumlu, etkili ve daha verimli sistem geliştirmelidir. Mevcut zafiyetlere kesin çözümler getirmelidir.
Hakan Çalhanoğlu Yokluğu İçin Çözüm
Hakan Çalhanoğlu sıradan bir futbolcu değil. O Bir Balloon Do’r adayı. O’nun olmadığı, oynayamadığı maçlarda sıkıntı çektiğimiz net biçimde görülüyor.
Arda Güler, Hakan Çalhanoğlu olmadığı zaman daha çabuk yoruluyor, sanki yalnız kalıyor gibi. Tabii ki Hakan’ın yerine oynayan da Bizim Çocuklar olacak. Ama Hakan başka tabii ki!
Montella, Kayseri performansından memnun görünüyor. Avantajının devam ettiğini biliyor ve görüyor. Haklı, kaybettiği bir şey yok. A Ligi'ne çıkmak istiyor. Hedefi doğrultusunda yürüyor.
Çok dahice ve hızlı oynayabilen bir oyuncu olarak gördüğü Arda Güler’den maksimum verim almak için ne yapılması gerekiyorsa yapmalıdır. Gerekiyorsa Carlo Ancelotti ile de görüşüp O’nun gelişimi konusunda daha çok işbirliği yapmalıdır.
Hakan’ın veliahtları İsmail Yüksek de Kaan Ayhan da kendi kale tarafına doğru kendini çeken karakterler. Defansif bakış açıları var.
Ay-yıldızlı ekibe Kayserispor’lu Gökhan Sazdağı’nın dahil edilmesi Kayseri açısından çok güzel.
Eren Elmalı'nın sakatlanması sonrası Mert Müldür’ü yine sol kanada kaydırıp Zeki Çelik’le sağ tarafta başlayacak onun yedeğine de Gökhan Sazdağı alacak.
Ben Karadağ’ı artık daha kolay geçeceğimizi, sürpriz yaşamayacağımızı düşünüyorum. Şimdiden A Ligi kaygısındayım. Çünkü orası daha başka!
Haydi Bizim Çocuklar, size lider bitirmek ve gerisini getirmek yakışır.