Önümüzdeki günlerde bir "Bayram" yaşayacağız, eğer Bayram havasına girebilirsek...
Geçen köşemde de yazdığım gibi, bayramları "Bayram" gibi ne karşılayabiliyoruz, ne de yaşayabiliyoruz.
Oysa bu bayramlar ne güzel bayramlardı...
Sabah erken saatte kalkılıp uykulu gözlerle bayram namazına gidilir, cami çıkışında, yolda karşılaştıklarınla bayramlaşıp acele eve gelinir, nohut yahnisi ve pilavın başına oturulur
Şimdi?
Şimdi kim bilir hangi lüks otelin lokantasında, yiyebildiğin kadar yediğin kahvaltının başına oturacaksın...
Yemekten sonra büyükler evde oturur, ortancalar yeni gelin ve damatlar "El öpmeye" giderler
El öpmek için, el öpülecek yere gitmek gerekir. Gittiğiniz yerde elini öpeceğiniz kimse olmadığı gibi, bayramlaşma bile olmaz.
Kimi tanıyorsun ki?
Ufaklıklara gelince...
Onların elinde torba, kapı kapı gezecekler
Eskiden bizim mahallede (Mahallemizin adı da kalmadı, kendi de) Ali Dayı vardı, Tayyare Pelvikasında çalışırdı. Bayrama hazırlık olarak delikli yüz paraları biriktirir bayram günü bir tele takar, evinin kapısının önüne dururdu. Mahallenin ne kadar gıranı varsa, bilir, Ali Dayı?nın elini öpmek için sıraya girerdi. Acaba bu "Kuyrukta beklemek" adedi oradan mı kalma, bilemiyorum. Önce evin içinde oturan Gülanım Teyze?nin eli öpülür çıkışta Ali Dayının eli.. Delikli bir adet yüz para alındıktan sonra kuyruğun en arkasına geçilir..
Niye mi?
Eğer çaktırmadan bir daha girersen ki girersin, Ali Dayı?dan bir delikli yüz para daha alırsın.
Aslında Ali Dayı ikinci kez sıraya girdiğini bilir de, sesini çıkarmaz, üçüncüye girersen, işte o zaman kovalardı.
Allah, hepsinden rahmetini esirgemesin. Diyeceksiniz ki "Yorulma ile bayram gezmesi ne alaka?"
Haklısınız,
Yorulmama açıklık getirecek olursam, şöyle...
Bu bayram süresince ben de aynı "Haltı" karıştıracağım ve bayramda evimde olmayacağım. Evde olmayınca da yolda giderken yazı yazılır Mı?
Sanırım yazamam...
Bayram da yarın akşamdan başlıyor, Abbas yolcu. Öteki Pazartesi'ye kadar kafamı dinleyeceğim, iktidarın yaptıklarını izleyeceğim, havaya gireceğim ve tekrar bıraktığımız yerden başlayacağım. Sanki sizler dört gözle benim yazılarımı bekliyormuşsunuz gibi!...
Sevgili Ahmet Çapar Kardeşimiz, facebook'tan bana gönderdiği mesajında "Çimdik diyorsun, hava atıyorsun. Hani çimdikler" diyor Demek ki bizim gazeteyi almıyor..
Sevgili Çapar..
Bayramdan sonra burada buluşalım.
Tüm milletimizin bayramını candan kutluyorum. Saygı ve sevgilerimle...
Ha...
Canan Bayram'a özel bir selam gönderiyorum buradan...
Eğer "Niye özel" derseniz, o bilir..
Kayseri Maç Gazetesi