Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İşbaşı Eğitim Programı kapsamında mevcut çalışanlarının üzerine ilave istihdam taahhüt eden firmaların işe alacakları her işçinin 3 veya 6 ay boyunca tüm ücretleri ile sosyal destek primlerini Çalışma Bakanlığımız karşılayacak” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı sonrasında kameraların karşısına geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planını paylaştı. Erdoğan, istihdamı artırmak için atılan yeni adımları açıklarken, hazineye ait ve tarımsal amaçlı kullanılan arazilerinin kullanımına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
“Ulaştırma ve haberleşme sektörünün 2053 yılına kadar üretime katkısı 1,94 trilyon dolar çıkacaktır”
2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planını paylaşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Limanlar, hem taşımacılık modlarının entegre edilmesi hem de uluslararası ulaşım koridorlarını birbirine bağlamak bakımından giderek daha da önem kazanmaktadır. Önümüzdeki yıl limanlarımızdan 255 milyon tona yakın yük taşıması yapılacağı öngörülürken, bu rakamın 2053 yılı için yaklaşık 421 milyon ton olması planlanmaktadır. Bu amaçla halen 217 olan liman tesisi sayımız, 2053 yılında 255’e çıkartılacaktır. Kanal İstanbul Projesi ise İstanbul Boğazı’nda yaşanan gemi trafiğini azaltılması ve ülkemizin jeopolitik konumundan kaynaklı gücünün artırılması bakımından kritik ehemmiyete sahiptir” diye konuştu.
Hava ulaşımında Türkiye’nin Avrupa, Asya’nın batısı ve Afrika için yolcu ve yük trafiği açısından önemli bir merkez olduğunu söyleyen Erdoğan, “Türkiye hızla büyüyen ekonomisini ve turizmini destekleyen 56 havalimanına sahiptir, önümüzdeki yıllarda bu sayı 61’e yükselecek. Bayramın ertesinde inşallah Rize-Artvin Havalimanı’nın da açılışını yapıyoruz. Ülkemizin 2053’e kadar olan ihtiyacını karşılayacak seviyeye inşallah kavuşacağız. Halen yıllık 210 milyon olan havayolu yolcusu sayısı 2053 yılında 344 milyona çıkacaktır. Haberleşme alanında ileri teknoloji ile yolumuza devam ederken ülkemizin dört bir yanını fiber ağlarla öreceğiz. Hedefimiz 2053 yılında mobil geniş bant abone yoğunluğunu yüzde 100’e ulaştırmak, 5-G teknolojisinin de nüfusun yüzde 100’ünü kapsamasını sağlamaktır. Genişleyen uydu filomuz ve uluslararası işbirliklerimiz sayesinde bu alanda küresel ölçekte hizmet verebilen dünyanın lider ülkelerinden biri haline geleceğiz. Netice itibariyle 5’er yıllık planlamalarda 2053 yılına kadar demiryolu, karayolu, denizyolu ve haberleşme için 198 milyar dolar yeni yatırım yapacağız. Sektörün milli gelirimize katkısı 2053 yılına kadar bir trilyon doları geçerek yatırım bedelinin 5 katından fazlasını ülkemize kazandıracaktır” ifadelerini kullandı.
Ulaştırma ve haberleşme sektörünün 2053 yılına kadar üretime katkısının 1,94 trilyon dolar ile yatırım bedelinin yaklaşık 10 katına çıkacağını, istihdama katkısının da 27,7 milyon kişiyi bulacağını kaydeden Erdoğan, “Amacımız, bu süreç sonunda ülkemizin dünyanın gelişmekte olan değil, gelişmiş ülkeleri arasındaki seçkin yerini almasıdır” dedi.
“Büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasına artık kimse mani olamayacaktır”
Erdoğan, “Her demokrasi ve kalkınma teşebbüsü tek parti faşizminden vesayete, siyasi ve ekonomik istikrarsızlıklardan darbelere kadar nice yöntemle engellenen büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasına artık kimse mani olamayacaktır. Sağlıktan eğitime, güvenlikten adalete, ulaştırmadan enerjiye, spordan sosyal desteklere kadar her alanda Türkiye’ye çağ atlatmış olmanın gururunu yaşıyoruz. Ülkemizi, geçtiğimiz 20 yılda kurduğumuz güçlü eser ve hizmet alt yapısının üzerinde hedeflerine ulaştırmakta kararlıyız. Diğer ülkelerin ve toplumların bugün başlasalar çeyrek asırda tamamlayamayacakları işleri biz önemli ölçüde bitirdik” açıklamasında bulundu.
“Gelecek güzel günler bu sıkıntıların hepsine değecektir”
Üretim ve tedarik zincirlerindeki aksaklıklar sebebiyle yaşanan küresel krizlerin ülke içinde de sıkıntılara yol açtığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dengesiz fiyat artışları, özellikle dar ve sabit gelirli vatandaşlarımızın refah seviyelerinin geçici olarak bir parça gerilemesine sebebiyet verebilir. Ama emin olun arkasından gelecek güzel günler bu sıkıntıların hepsine değecektir. Bizim için asıl olan her bir insanımızın çalışacak iş, evine götürecek ekmek, başını sokacak yuva bulabilmesidir. Bunun için fiyatlardaki istisnai sıçramanın yol açtığı belirsizliği bir an önce ortadan kaldırarak yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme üzerine kurulu ekonomi programımızı fazlasıyla odaklanacağız. Fabrikaların tam kapasite çalıştığı, yolları mal taşıyan kamyonların doldurduğu, gümrük kapılarında sıraların oluştuğu Türkiye gerçeğini kimse gözlerden kaçıramaz. Nitekim Şubat ayı itibariyle yıllık sanayi üretim endeksi yüzde 13,3 oranında artarak üretim temelli büyümenin sürdüğünü göstermektedir. Bu tablonun değerini sanayici, nakliyeci, ihracatçı bilir. İşgücü istatistikleri Şubat ayıda da 30 milyonun üzerinde seyreden istihdamın artmaya, işsizliğin azaltmaya devam ettiğine işaret etmektedir. İstihdamı sürekli artırmamızın kıymetini de ancak yıllarca çalışacak iş bulamadığı için çoluğunun çocuğunun karşısında boynu büyük kalanlar bilir. Şimdi istihdam ile ilgili yeni bir projeyi daha hayata geçirmeye başladık. İşbaşı Eğitim Programı kapsamında mevcut çalışanlarının üzerine ilave istihdam taahhüt eden firmaların işe alacakları her işçinin 3 veya 6 ay boyunca tüm ücretleri ile sosyal destek primlerini Çalışma Bakanlığımız karşılayacak. Böylece bu kapsamda işe giren her bireye bir veya 2 yıllık istihdam garantisi oluşturmuş olacağız. İşverenlerimizi istihdam garantili yeni İşbaşı Eğitim Programımızdan istifade etmeye çağırıyorum. Diğer yandan, vatandaşlarımızla kamunun arasındaki mülkiyet çekişmelerine son vermek için başlattığımız 2B arazilerinin satışı ile ilgili başvuru ve ödeme süresini de şartları dikkate alarak 31 Aralık tarihine kadar uzatma kararı aldık. Aşnı şekilde tarım amaçlı kullanılmak üzere çiftçilerimize ecri misil bedelinin yarısına 10 yıl süreyle kiralama imkanı getirdiğimiz hazine taşınmazlarında da başvuru süresini kaldırıyoruz. 2020 yılının başından itibaren 3 yıl süreyle hazine taşınmazını kullanan çiftçilerimize başka şart aramadan bu araziyi kiralama imkanı getiriyoruz. Süresi bitenler araziyi yeniden kiralayabilecek. 10 yıllık süreyi dolduranlar da satın alabilecektir. Hazine arazileri üzerindeki tarımsal üretimin devamlılığını sağlamayı amaçlayan bu düzenlemenin çiftçilerimize hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.
“Son 20 yılda 95 milyar dolarlık enerjiye yatırım yaptık”
Türkiye’nin kurulu enerji gücünün 100 megavat sırını geçtiğinin müjdesini paylaşan Erdoğan, “Böylece kurulu güç bakımından Avrupa’da 6., dünyada 14. sıraya çıkmış olduk. Ülkemizi bu seviyeye getirmek için son 20 yılda 95 milyar dolarlık enerjiye yatırım yaptık. Biz geldiğimizde hidroelektrik dışında neredeyse hiç olmayan yenilenebilir kaynaklar konusunda da toplam kurulu gücümüzün yüzde 54’üne ulaşarak adeta bir devrim gerçekleştirdik. Milletimize gururla sunduğumuz bir diğer önemli hizmetimiz de Karadeniz’de keşfettiğimiz ve inşallah önümüzdeki yıl kullanıma sunacağım doğal gaz çalışmasıdır. Geçtiğimiz hafta Yavuz sondaj gemimizi gerekli ekipman ve sistemleri kuyulara yerleştirmek üzere Karadeniz’deki Türkali-2 kuyusuna gönderdik. Yeni aldığımız sondaj gemimizin de filomuza katılmasıyla bu çalışmalarımızı daha da hızlandıracağız” ifadelerini kullandı.
YORUMLAR
YORUM YAP!
Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, büyük harf ve kişi ve kurumları rencide edici yorumlar onaylanmamaktadır.