Türkiye Bilişim Derneği Başkanı Turhan Menteş, Türkiye'de son 3 ayda 56 teknoloji etkinliği yapıldığını, bunlardan 5'i hariç hepsinin ürün ve teknoloji pazarlamaya dönük olduğunu belirterek Türkiye'nin teknoloji bağımlılığının arttığını bildirdi.
Menteş, yaptığı açıklamada, bilişim sektörünün pazar hacminin büyüdüğünü ancak işlem hacminin büyümesinin sektörün büyümesi anlamına gelmediğine işaret etti. "Yap-sat bile olmadan al-sat" ile Türkiye'nin dünya ile rekabet edemeyeceğini vurgulayan Menteş, şunları söyledi:
"Bilişim sektörünün üretici bir yapıda olması lazım. Katma değer üretmesi lazım. Bu sadece ticarette sağlanmaz. Başka faktörlerin devreye girmesi ile sağlanır. Neyle sağlanır; belirli konularda üretim yaparak, ara katman yaratarak, innovatif yaklaşarak, yeni ürün çıkararak. Servis grubunu, bu serviste verilen hizmetleri artırarak, yazılımın payını artırarak sektörü büyütebilirsin ancak. Bunun en güzel örneği iletişim sektörüdür. Bu sektör neredeyse katma değeri sıfır olan, yurt dışından gelen cihazları Türkiye'de pazarlayan ve sadece operatör işlemi yapan, operasyonun alt yapısını da aslında uluslararası donanımlarla gerçekleştiren bir yapılanma var. Bu yapılanma doğru bir yapılanma değil, çünkü sürdürülebilir değil.
Dünyada lider ülkeler 10-15 sene sonranın sürdürülebilir kaynaklarına yöneliyor. Belki 10 sene sonra GSM olmayacak dünyada. Genişbant ve ağları devreye girdiği andan itibaren GSM şebekeleri, Voice Over IP'ye geçildiğinde bitecek. Anında mesajlaşma programları bu yüzden değerli. Herkes GSM'e para ödememek için bunlara yöneliyor. Bazı GSM operatörleri birçok parçası ithal bile olsa yerli akıllı telefonlarını piyasaya sürdü. Bu bile çok önemli, Asya Kaplanları dediğimiz firmalar böyle böyle başladı. Taklit, sonra tersine mühendislik, sonra kendi ürünlerini çıkarmaya başladılar. Biz bu sürece bir türlü başlayamadık.
Biz 2023'ü konuşuyoruz ama o yıl kullanılacak bütün ürünler üretildi, sadece kullanılmayı bekliyorlar. İki nedenle bekliyor; birincisi yeni üretildikleri için üretim maliyeteri yüksek, iki; eski ve bugünkü teknolojilerin ekonomik ömürlerini bitirmeleri gerekiyor. Sen sadece satıcı olursan, üretmezsen gelecek projeksiyonunda büyüklüğün nüfus büyüklüğü kadar olur."
-Teknoloji Politikaları Merkezi-
TBD Başkanı Menteş, Türkiye'nin bilişim alanında başarılı olabilmesi için acil olarak Teknoloji Politikaları Merkezi kurması gerektiğini söyledi.
Menteş, şöyle konuştu:
"Gelişmiş ülkeler, AB özel yetkileri olan, gereken yasaların çıkarılması için politikalar oluşturan görev güçleri kuruyorlar. Güney Kore, bunu zamanında çok iyi yaptığı için bugün çok başarılı. On yıl sonranın teknolojisi şimdiden üretildiği için ondan farklı bir şeyler üretebilme potansiyeli olan kafaların bir araya gelmesi gerekiyor. Bunun yaratılması çok ciddi bir organizasyon gerektirir ve devlet öncülüğü olmadan da çok ciddi kaynak yaratılmadan da yapılamaz.
Uluslararası pazardan pay kapmayı düşünüyorsak akılcı oynamak zorundayız, bunun için planlı davranmak gerekiyor, Türkiye bunu yapmıyor. Bu işin çok iyi planlama süreci gerekiyor. Devletin de işin içerisinde olması gerekiyor, sadece özel sektörün, bir iki başarılı girişimci ile olmayacağını bilinmesi gerekiyor. Dünya devletlerin desteği ile teknoloji pazarlamasını sürdürüyor. Başbakanların yurt dışı seyahatlerde yanında götüreceği iş adamlarının arasından ürün çıkarmış bilişimcilerin de olması lazım.
Türkiye'de Teknoloji Politikaları Merkezinin kurulması gerekiyor. Bir ülkede üretimi tetiklemenin birinci koşulu; yasal düzenlemelerdir. Standartların belirlenmesi ve buna uygun üretim biçimlerinin zorlanması ya da kolaylaştırılmasıdır. Beyin göçü ile yurt dışına gitmiş uzman gruplarından yararlanmak lazım. Herhangi bir konuda dünyadaki ilk standardı biz koyduğumuzda kazanırız. Bu standardı ilk Türkiye koyduğunda Türkiye lider olur.
-Ticari "bilişim" toplantıları-
Turhan Menteş, "Son 3 ayda Türkiye'de 56 etkinlik yapıldı. 5'i hariç hepsi ürün, teknoloji pazarlama etkinliğiydi" dedi.
"Teknoloji bağımlılığımız artıyor" diyen Menteş, "Türkiye'den yazılım geliştirmesi ve sadece 26 milyon kişinin bu işle uğraştığı Hindistan ile rekabet etmesi bekleniyor. Benim kızdığım nokta bu; biz neden kendimizi kısıtlıyoruz? 26 milyon ucuz iş gücüyle mi rekabet edeceğiz, marka yaratacağız?" diye sordu.
Menteş, sözlerini şöyle tamamladı:
"Teradata firması anlattıklarıma iyi bir örnek. Bu bir yazılım firmasıydı ama donanım ile entegre oldu, kendi anahtar teslimi veri ambarı ve kendine özel donanım üretti ve artık dünya lideri oldu.
Türk firmalarını satın almak kolay çünkü ucuz ürün üretiyorlar. Büyük firmalar fiyattan dolayı rekabet edemeyince gelip satın alma yoluna gidiyor.
Bütün kamu kuruluşlarının kapısında yabancı firmalar bekliyor. Biri şunu bana anlatmalı; madem yazılım konusunda, ticari yazılımlar, kaynak planlama vesaire konusunda iyiyiz, neden en basitinden kamu, yabancı yazılımlara bakıyor? Mevzuatın her gün değiştiği bir ülkede, yabancı yazılımda mevzuat düzenlemesini yapamazsın."
YORUMLAR
YORUM YAP!
Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, büyük harf ve kişi ve kurumları rencide edici yorumlar onaylanmamaktadır.