Türk Standardları Enstitüsü (TSE) Kayseri Proje Koordinatörü Selim Ulaş, Türkiye genelinde asansör kazalarında her gün 1 çocuğun öldüğünü, 10 kişinin de yaralandığını belirterek, "İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı" dedi.
Ulaş, yaptığı açıklamada, yıllık denetleme ve ikinci kontroller kapsamında, Kayseri'de 19 bin 640 asansörü incelediklerini söyledi. Asansör Bakım İşletme Yönetmeliğine göre ilgili belediyelerle (A) tipi muayene kuruluşu sözleşme imzalandığını belirten Ulaş, Türkiye'de 2 bin 950 belediye bulunduğunu, zorunlu olmasına rağmen bunlardan sadece 153'ünün duyarlılık göstererek bu yönetmeliğe göre sözleşme imzaladığını dile getirdi.
Ülke genelindeki denetim serbestliği nedeniyle asansörlerin bakımlarının yapılamadığına dikkati çeken Ulaş, şunları kaydetti:
"Türkiye genelindeki asansörlerin yüzde 80'i, kırmızı etiket dediğimiz fren balata, halat, tampon, haberleşme ve sınır kesiciler gibi hayati tehlike arz eden problemler içermesine rağmen hala kullanılmaya devam ediyor. İnsanlar, asansör bakımı konusunda çok duyarsız. İtalya, Almanya gibi gelişmiş ülkelerde bu oran binde 2, bizde ise yüzde 80. Bu, çok büyük bir rakam. Bina yönetimlerini asansör bakımı konusunda bilgilendirmek istediğimizde bakım parası vermemek için 'size ne benim çocuğum asansörde ölmüş ya da yaralanmış' şeklinde cevap veriyor. 'Bugüne kadar kaza olmadı bundan sonrada olmaz' deyip duyarsızlık yapılıyor. Asansör bakımlarının yapılması için illa birilerinin ölmesi gerekmiyor. Türkiye'de asansör kazalarında her gün 1 çocuk ölüyor, 10 kişi de yaralanıyor. İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı. Ülke genelinde sözleşme imzalamayan diğer belediyelerin de bir an önce sözleşme yapması gerekiyor."
Kayseri'deki belediyelerin insan sağlığını çok yakından ilgilendiren asansörlerin bakımına çok yakın ilgi gösterdiğini belirten Ulaş, "Büyükşehir, Talas, Kocasinan, Melikgazi belediyeleri bu konuda çok duyarlı. Bu belediyeler, bize çok yardımcı oldu, insan hayatını önemsedikleri için öncülük etti. Türkiye'deki belediyelerin hepsinden önce bu sözleşmeyi, Kayseri belediyeleri imzaladı. Bu işi yapan özel şirketler de vardı ama bu işi devlet yapsın diye bağımsız bir (A) tipi muayene kuruluşu olan TSE'ye verdiler. Belediyeler, asansörlerin denetlenmesi için bizlere yol açtı. Bizimle beraber entegreli çalışmaya başladı. Kırmızı etiketli olanları, zabıtalar hemen kapattı" dedi.
- Asansör kontrol sistemleri
Ulaş, 12 katlı bir bina için 180 lira muayene ücreti aldıklarını ve vatandaşların asansörlerinin hayati açıdan uygun olup olmadığını denetlediklerini ifade ederek, şunları söyledi:
"3 çeşit kontrol sistemi var; kırmızı, sarı ve yeşil. Kırmızı etiketli olan asansörler, insan hayatı açısından ciddi tehlike taşıyan, kesinlikle kullanılması sakıncalı olan asansörlerdir. Sarı etiket, insan hayatı açısından risk taşımayan ama asansörlerde bulunan eksiklikler olarak tanımlanır. Onlarda bir yıl müsaademiz var, bir yıl sonra sarı etiketli asansöre yine kırmızı ve yeşile çevirmek için o eksiklikleri giderme zorunluluğu var. Türkiye genelindeki asansörlerin büyük bir bölümü maalesef kırmızı etiketli. Hedefimiz, asansörlerimizi Avrupa standartlarına çekmek."
İlk denetimlerde Kayseri'deki asansörlerin de yüzde 80'e yakınının kırmızı etiketli olduğunu tespit ettiklerini belirten Ulaş, yaptıkları çalışma sonrasında bir yıl içinde bu oranı yüzde 35'e düşürdüklerini ancak bu rakamın da çok yüksek olduğunu kaydetti.
YORUMLAR
YORUM YAP!
Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, büyük harf ve kişi ve kurumları rencide edici yorumlar onaylanmamaktadır.