İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki birçok ilin balığı, denizi olmayan Kayseri’den Murat Balıkçılık tarafından karşılanıyor.
Yaklaşık 60 yıllık bir geçmişe sahip olan Murat Balıkçılık, her yıl yeni yatırımlarla hem kapasitesini büyütüyor hem de iş ağını genişletiyor.
Murat Balıkçılık Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akçakaya etrafı denizlerle çevrili Türkiye’nin balıkçılık konusunda iyi bir konumda olduğunu ve Türk insanının balık tüketimi konusundaki tavsiyeleri dikkate aldığını söyledi.
Müşterilerine en taze balığı yedirme konusunda iddialı olduklarını belirten Akçakaya her kayığın peşinde kendi aracıyla hizmet verdiklerini, frigofirik kasalı araç filosuna sahip olduklarını vurguladı.
Balıklar denizden çıkarılır çıkarılmaz bu araçlara konularak nakliyelerinin sağlandığını ve ortalama 6 saat içerisinde Anadolu’nun birçok ilinde tüketime başlandığını ifade eden Akçakaya “Bizim balıklarımız oldukça tazedir. Bu konuda iddialıyız. Türkiye’de özel balık hali olan iki firmadan birisiyiz. Adana, Yozgat, Aksaray, Diyarbakır, Malatya, Kahramanmaraş, Mersin, Niğde, Sivas, Kırşehir ve Kayseri’nin tamamı başta olmak üzere birçok ilin balık ihtiyacını biz karşılıyoruz. Büyük marketlerden tutun da toplu tüketim yerlerine kadar il genelindeki birçok yerin balığını biz veriyoruz. Bu konuda güven temin etmiş bir firmayız. Kayseri’nin denizi yok ama Anadolu’ya balığı Kayseri yediriyor” diye konuştu.
Firma olarak yaklaşık 6 milyon liralık 70 bin ton kapasiteli işleme tesisi kurduklarını hijyen konusunda tüm belgelere sahip olduklarını anlatan Akçakaya amaçlarının balık verdikleri bölgelerin işlenmiş balık ihtiyacını da karşılamak olduğunu söyledi.
Kayseri’de Ordu Evi’nin arkasındaki satış yerlerinde balık almak isteyenlerin uzun kuyruklar oluşturduğunu ve şehrin en üst düzey protokolünün dahi balığı kendilerinden aldığını insanlara bu güveni vermiş olmaktan dolayı da mutlu olduklarını dile getiren Akçakaya kaliteden taviz vermeden hizmet vermeye devam edeceklerini kaydetti.
- Balığın lokomotifi hamsi
Türkiye’de ve Kayseri’de balığın lokomotifinin hamsi olduğunu balık satışlarını hamsinin sürüklediğini belirten Akçakaya “Türk halkı mevsim ne olursa olsun hamsiden vazgeçmiyor. Balık denilince de ilk olarak akla hamsi geliyor. Onun için de balık tezgahlarının baş tacı hamsi olarak biliniyor. Hamsi hem fiyat hem de lezzet olarak tercih ediliyor. Hamsiden sonra insanların tercihi yine deniz balıklarından yana kullanıyor. İstavrit, lüfer, çinekop en çok tüketilen balıklar arasında. Son dönemde kültür balıklarına da talep atmaya başladı.” şeklinde konuştu.
Türkiye’de yetişmeyen balıkları da ithal ederek müşterilerinin damak tadına sunduklarını ifade Akçakaya özellikle dünyada balık denilince ilk akla gelen ülkelerden birisi olan Norveç’ten uskumru, büyük pembe somon, dil balığı ve menşeileri farklı olan kalamar, karides gibi balıkları da ithal ettiklerini söyledi.
Haber: Faruk Karakaş
YORUMLAR
YORUM YAP!
Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, büyük harf ve kişi ve kurumları rencide edici yorumlar onaylanmamaktadır.