Hatırlarsanız geçen ay içinde Kayseri’de açılan kitap fuarını ziyaret edip kendim için faydalı bulduğum, işime yarayacak kitaplar da aldığımı anlatmıştım.
Aralıklarla bu kitaplardan ve içeriklerinden bazı bölümleri, cümleleri sizinle paylaşıyorum. Bir önceki kitap dünyanın tanıdığı bir sevdanın Kayseri’de yaşayan Kerem ile Aslı idi.
Bu kez özellikle iş dünyamızın dikkatini çekmek istediğim yararlı bir konuyu irdeleyen:
Tasarım Dünyayı Nasıl Değiştirir?
Yazar Scott Berkun, iş dünyası ve kültür üzerine ona yakın kitabın çok satan sahibi.
Hayatınızdaki her şey birileri tarafından tasarlanmıştır.
Tasarımcılar haftalar, aylar hatta yıllar boyunca tasarım için yüzlerce karar vermek zorunda kalıyor. Nesneleri, araçları doğru tasarlamak sandığınız kadar kolay değil.
Başarılı her tasarım direktif ve size ne yapmanız gerektiğini söyler.
İşte bu açıdan bakıldığında iş adamları için tasarım konusuna birazcık olsun eğilmesi gerekmez mi?
Şimdi Scoot Berkun’a kulak verelim:
Tasarımın fonksiyonu; neyi geliştirmeye çalışıyorsunuz, kimin için geliştirmeye çalışıyorsunuz, başarılı olduğunuzdan nasıl emin olabilirsiniz, şimdi veya gelecekte işinizden kimler zarar görebilir?
Tasarımınızda insanlar mı önceliklidir, teknoloji mi, işletme mi?
İyi tasarımı bir tür artı değer olarak ele almak son derece mantıklıdır.
İyi tasarımcılar ortaya koydukları tasarımların insanların hayatlarını nasıl etkileyeceğini önemser.
Dünyadaki kötü tasarımların çoğu bilinçsiz ya da başka tür yetersizliklerin bir sonucudur.
Tasarım kaçınılmazdır. Ticari hedeflerle kullanıcı hedefleri genellikle birbirinden çok farklıdır. İyi tasarımcılar iki soru sorar:
Birincisi, neyi geliştirmeye çalışıyorsunuz?
İkincisi kimin için geliştirmeye çalışıyorsunuz?
Akıllı kuruluşlar tasarımcılarının bu problemleri erkenden keşfedip daha ucuza ve kolayca çözme becerilerine güvenmeyi öğrenir.
Değerli iş adamları
Enerjinizi iyi bir tasarım için harcayıp etraflıca düşünmeye başladığınızda her zaman bir soru başka bir soruyu doğuruyor.
Düşünsenize meyvelerin sert kabukları, ağaçtan düştüklerinde içlerindeki özü darbelerden ve hayvanlardan koruyan bir tasarıma sahip değil midir?
Onun için bu sorulara ve tasarım uyarılarına ilgisiz kalmak, insanların gerçek ihtiyaçlarını anlamadaki yetersizliği ve pazarda neden başarısız olduğunu açıklıyor.
Tasarımın dünyayı nasıl inşa ettiğini anlamaya çalışırken kullanıcı deneyimini, tasarımın önemli olduğunu söylemeliyim.
Tasarımcılar somut şeylere odaklanmak yerine önce kişiyi veya kullanıcıyı inceler. Kim için tasarlıyoruz, bu tasarımlar neleri başarmalı gibi sorular üzerinden örnekler oluşturur.
Bakın burası herkesi ilgilendirecek kadar önemli!
Tasarım bir meslek dalı olsa da her insan bir noktada tasarımcıdır.
Herkes günlük hayatta öyle ya da böyle bir şeyler tasarlar. Bu oturma odasındaki mobilyaların düzeni de olabilir, mobil cihazın ekranındaki simgeleri ya da sosyal medya profili için resim seçmek gibi.
Her sabah ne giyeceğimize karar vermek bir tasarımdır. İyi mi?
Tasarımın en büyük kahramanlarından Victor Papenek;
‘Tasarım insan faaliyetlerinin temelidir’
diyor.
Tasarımcılar hem müşterileri hem de çoğu zaman kendileri için kalite ve düşünce söz konusuysa çıtayı daima yükseğe taşıma hevesindedir.
Tasarımcılar soru sormaları ile ünlüdür. İnsanları ve sorunları derinlemesine anlamak isterler. Böylece farklı fikirleri de derinlemesine değerlendirebileceklerdir.
Çoğu insan profesyonel bir tasarımcı ile ilk kez çalışırken tasarımcıların farklı fikirler geliştirmek için ne kadar zaman harcadıklarına şaşırır.
Wright Kardeşler ilk uçak örneklerini yapmak için birçok uçan hayvanı incelediler.
Bunu biliyor muydunuz?
Tokyo'nun saatte 300 kilometreden daha hızlı giden ünlü Sinhkansen hızlı trenleri bile yalıçapkını kuşunun kanatlarındaki aeorodinamiğinin tasarımından faydalanan bir şekle sahiptir.
Nasıl? Açın gözünüzü! Bu da yetmez artık etrafınıza dört gözle ve daha da alıcı bakın!
Gezegenin kendisi, jeolojik katmanları olan bir tasarımdır.
Tasarım üzerinde durduğumuz, bizi tutan şeydir ve her bir tasarım katmanı birbiriyle temas halindedir.
Küçük bir logonuzun tasarımı o ürün ve hizmetinizin satın alınıp alınmayacağını doğrudan etkiler.
Sadece reklamlar değil yemeğin kendisi de bir tasarımdır. Batıda çoğu yiyecek bir tür mühendislik ve tasarım ürününden ibarettir.
Tasarım nesnelerin sadece nasıl göründüğü ile değil nasıl hissettirdiği ile de ilgilidir.
Bir şeyin gerçek tasarımı ve nasıl çalıştığı veya çalışmadığı üzerine düşünmek şu yararları sağlar:
Hayat kalitenizi artırır.
Etkisi uzun yılları kapsar.
Öğrenmesi basit ve tatmin edicidir.
İyi çalışır ve değerlidir.
Onarımı ve güncellemesi kolaydır.
İnsanlar ve çevre için güvendedir.
Ey yöneticiler bakın sizlere de sesleniyor!
Yöneticiler de aslında birer tasarımcıdır, örgütsel tasarımcı.
Stratejiyi, bütçeyi, kültürü ve kimi işe aldıklarını seçerek iyi tasarımın mümkünlüğü konusunda tasarımcılardan çok daha etkili olur.
Tasarımın iyi ya da kötü olması her koşulda kimin en fazla güce sahip olduğuna bağlıdır.
İyi tasarımcılar kısıtlamalardan çekinmezler, kurgusal olanları değil gerçek sorunları çözmek isterler.
İyi tasarımcılar işleri kolaylaştırır, başkalarına fikirleri rafine etme ve iletme konusunda yardımcı olur.
Deneyimli tasarımcılar tasarıma bir araştırma gibi yaklaşır ve başkalarından kaçınmak yerine onları sürekli sürece dahil etmenin yollarını arar.
Bir kuruluş karar verme konusunda kötüyse tasarım kararları verme konusunda da kötü olacaktır.
Bakın bunu iyi dinleyin: ‘Bir tasarım sizden ne kadar çok düşünmenizi istiyorsa o kadar kötüdür.’
Daha iyi bir tasarım yaygın hataları öngörür, olasılıkları düşürür ya da en azından telafi edilmesini kolaylaştırır.
Daha basit tasarımlar hataları önler ve öğrenmesi kolaydır.
Karşınızdaki ürün ne için tasarlanmışsa onun için kullanmalısınız.
Çoğu tasarımcı size basitliğin tasarımda değer anlamına geldiğini söyler. Bu tasarımcının ihtiyaçlar hakkında dikkatlice düşündüğü ve onlara zarif bir şekilde çözümler ürettiği anlamını taşır.
Eyvah eyvah!
Sayın iş adamları bakın neler söylüyor:
”Genel bir tasarım kuralı olarak bir şeyin ne kadar çok talimatı varsa tasarımı da o kadar kötüdür.”
Tasarımcılar genellikle görev odaklı bir düşünme sistemi geliştirir.
Bir şeyler tasarlayan insanlar yapmaları gerekenleri düşünürken en iyi ihtimali baz alırlar. Tasarladıkları ürünü kullanacak insanların iyi bir gün geçireceklerini, iyi bir ruh halinde olacaklarını varsayarlar.
Birçok tasarımcı çalışmalarına rehberlik etmesi için sezgisel bile olsa buna benzer ilkelere bağlı kalır:
Süreklilik
Keşfedilebilirlik
Tutarlılık
Açıklık
Bir şeyi her zaman bir sonraki geniş bağlamında düşünerek tasarlamak lazım. Tasarımcılar bu yaklaşıma sadık kaldıklarında ortaya çıkan sonuç her zaman daha iyi olur.
Tarihi şehirleri ya da Japonya Hollanda gibi güçlü tasarım kültürlerine sahip ülkeleri ziyaret ettiğinizde her şeyin birbiriyle nasıl uyumlu olduğuna tanıklık edersiniz.
Ey iş adamları ve yöneticiler tasarım için biraz ilgi gösterirseniz bir şeyler tasarlamanın onları kullanmaktan daha eğlenceli olduğunu keşfedeceksiniz.
Tasarımcılar sizin için tasarım yapıyor. Siz de tasarıma tasarım fikirlerinizle katkı sağlayın. Fena mı olur? Bu sizin işiniz, sizin hayatınız ve sizin tercihiniz.
Tasarımınız tasarım harikası olmalıdır!